İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi, 2009 İnsan Hakları İhlalleri Raporu'nu açıkladı. Gündemden hiç düşmeyen darbelere, darbe planlarına yenileri eklenirken işkence ve kötü muamele eksilmeden devam ediyor. İHD İstanbul Şubesi, Ceylan Önkol ve Serap Eser'in anısına düzenlediği 2009 İnsan Hakları İhlalleri Raporunda, yaşam hakkından eğitime, sağlığa, çalışma hakkından barınma hakkına, barış hakkına, inanç ve düşünce özgürlüklerine kadar temel insan haklarının ihlal edildiğini vurguladı. İHD İstanbul Şube Başkanı Av. Gülseren Yoleri, özellikle bölge illerinde yaşanan çatışmalı ortamda yaşanan insan hakları ihlallerinin devam ettiğini ifade etti, bu çatışmaların yansımalarının İstanbul'a da yansıdığını belirtti. Yoleri, “Sudan bahanelerle polisin hedefi olanlar, öldürülenler, toplumsal gösterilere katıldıkları için işkence ve şiddete uğrayanlar, yaygın ayrımcılık uygulamaları, işten atılmalarla belirginleşen yoksulluk ve açlık devamında eğitimden sağlığa, beslenmeye, barınmaya kadar her alanda yaşanan yoksunluklar, temel insan haklarının neredeyse tamamını ihlal ediyor” dedi.Av. Yoleri, “Hazırladığımız ve asıl fotoğraftan sadece bize yansıyan kadarını içeren bu raporumuzun, insan hakları, demokrasi, barış, çözüm laflarını ağızlarına dolayan yönetenler tarafından da dikkate alınarak, ihlallerin önlenmesini istiyoruz” dedi.
Beyoğlu yine işkence merkezi
İHD İstanbul Şube Genel Sekreteri Av. Baki Boğa, “2009 İnsan Hakları İhlalleri Raporu”nu istatistiki verilerle bölümlerine göre açıkladı. Boğa, 2009 yılında, İHD İstanbul Şubesine 595 başvuru yapıldığını, bunlardan 440 kişinin bizzat gelerek, 142 kişinin mektupla, 8 kişinin faksla, 5 kişinin de e-posta yoluyla başvuruda bulunduğunu belirtti.
-İstanbul İHD Şubesine yapılan başvurulara göre; 2009 yılında 105'i kadın 636'sı erkek olmak üzere toplam 741 kişi gözaltına alındı.
-2009 yılında, İstanbul il sınırları içerisinde toplam 216 kişi, gözaltı ve kapalı mekanlarda, sokakta ve araç içinde işkenceye ve kötü muameleye maruz kaldı. İşkence ve kötü muamelenin gerçekleştirildiği yerlerin başında Beyoğlu Emniyet Müdürlüğü, Tepebaşı, Bağcılar Yüzüncü Yıl, Sarıgazi, Kadıköy Rıhtım Polis Karakolları ile tenha yerler, boş araziler, ormanlık alanlar geliyor.
-Cezaevlerinde baskılar ve keyfi uygulamalar 2009 yılında da devam etti. 254 tutuklunun iletişim, haberleşme ve sohbet hakkı engellendi, 48 tutuklunun tedavileri yapılmadı, 38 tutuklu kötü muameleye maruz kaldı, 75 tutuklu, Kürtçe konuştukları için sohbet hakkı yasaklandı, 32 tutuklu zorla sürgün sevke maruz kaldı, 54 tutuklu ise ajanlık dayatmasının hedefi oldu.
Yaşam hakkına ihlal diz boyu
-Polisin ateş ve müdahalesi sonucunda ölenler; 5, polisin ateşiyle yaralananlar; 6, yaşamı tehdit altında olanlar; 11, askerde yaşanan kuşkulu ölüm 1, iş kazası sonucu yaşamını yitirenler 7, etnik kimliğinden dolayı saldırıya uğrayanlar 7, polis karakolunda ölü olarak bulunan 1, çocuklarını kaybeden aileler, (toplu mezarlarda çıkan kemik testi yapmak için derneğe yapılan başvurular) 19 kişi.
-Sınır dışı ve mülteci hak ihlalleri nedeniyle 26 kişi başvuruda bulundu. Başvuruda bulunan mağdurların büyük bölümü, vize alamama, iltica taleplerinin reddedilmesinden kaynaklı sınır dışı edilme, konularında şikayette bulundu.
Düşünmek hala suç
2009 yılında da basın, düşünce, örgütlenme ve ifade özgürlüğü alanlarında da önceki yıllara göre hiçbir olumlu gelişme söz konusu değil.
-Halen 36 gazeteci, yazar cezaevinde. gazeteler, yazarlar, aydınlar, militarist sistem-milliyetçi-ülkücü sağ grupların hedefi halinde.
-İnsan hakları savunucularına yönelik baskılar devam etti. Birçok insan haklar savunucusuna davalar açıldı ve gözaltına alındılar. İnsan Haklar Derneği Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır Şube Başkanı Muharrem Erbey, İHD Genel Merkez Yöneticisi Av. Filiz Kalaycı tutuklandı.
-İstanbul Valiliği tarafından Özgür-Der'e açılan kapatma davasının akabinde İnsan Haklar Derneği İstanbul Şubesi'ne de soruşturma açıldı.
-Düşünce özgürlüğüne yönelik baskılar devam etti. İstanbul mahkemelerinde sonuçlanan davalarda düşüncelerinden dolayı yargılananlara 13 yıl 11 ay 12 gün hapis, 16,550 TL para cezası verilirken, birçok aydın, sanatçı ve yazara davalar açıldı.
-Muhalif dernek, kültür kurumu, radyo ve gazetelere yönelik devlet baskısı devam etti. Polislerce basılan kurumlarda bulunan çok sayıda kişi gözaltına alındı ve birçok kitap, takvim, gazete ve basılı esere el konuldu.
-Geçtiğimiz yılda muhalif gazetelerde çalışan gazeteciler birçok baskıya maruz kalarak, evlerine yapılan baskınlarda kötü muamele ve hukuka aykırı uygulamalarla karşı karşıya kaldı ve 8 gazeteci tutuklandı.
-Sansür 2009 yılında da sürdü. 12 gazete ve dergi, 435 gün yayınlanamadı.
-Eğitim-Sen üyesi 400 öğretmen genel grev ve toplu sözleşme eylemine katıldıkları gerekçesiyle soruşturmaya maruz kaldı.
-TİT imzalı e-posta gönderilerek, 9 gazeteci, yazar, akademisyen ve sanatçı tehdit edildi.
-Taciz, tecavüz şikayetiyle 2 kadın, 4 çocuk 6 kişi başvuruda bulundu.
-Vicdani retçi, zorunlu askerlik yapmak istemeyenler birçok kez gözaltı ve kötü muameleye maruz kaldı. 1 kişi vicdani ret hakkını kullandığı için hakkında dava açıldı. 87 kişi de vicdani ret hakkını kullanacaklarını açıkladı.