29 Mart 2010 Pazartesi

TMK ile 28 bin çocuk yargılandı



9'u çocuk 14 kişinin katledildiği 28 Mart 2006 Diyarbakır olaylarından sonra değiştirilen TMK'den bugüne 28 bin çocuk yargılandı.

'Çocuk da olsa kadın da olsa'nın gereği'

Diyarbakır'da 28 Mart 2006'da yaşananların üzerinden 4 yıl geçti. 14 kişinin yaşamını yitirdiği, 300'e yakın kişinin de yaralandığı olaylar sırasında Başbakan Erdoğan'ın 'Kadında olsa çocuk da olsa gereği yapılacaktır' sözlerinin ardından Terörle Mücadele Kanunu'nda (TMK) bir haftada değişiklik yapılarak çocuklara ağır ceza mahkemelerinin yolu açıldı. Kolluk kuvvetlerinin neden olduğu ölümlere ilişkin hiçbir cezai işlem yapılmazken 4 yıllık sürede 28 bin çocuk yargılandı. Toplumun baskısı ile karşılaşan hükümet ise, bir haftada değiştirdiği TMK'yı gündemine almasına rağmen 1 yıldır Meclis gündemine getirmedi.

Çocuklar aynı cezayı alır

Meclis Adalet Komisyonu'nda görüşülen TMK mağduru çocuklarla ilgili tasarıya insan hakları örgütleri tepki gösterdi. Tasarıyı yetersiz bulan hukukçular, çocukların aynı cezayı alacağında hemfikir. 2010 yılı rakamlarına göre cezaevlerinde halen 2 bin 721 çocuk tutuklu bulunuyor.

Mağdurlara dava

Olaylarda yaşamını yitiren 14 kişinin ateşli silahlar veya darp edilerek öldürüldükleri tespit edilmesine rağmen kolluk kuvvetleri hakkında idari ve hukuki soruşturma açılmasına izin verilmezken, olaylara karıştıkları iddiasıyla ile onlarca kişiye, 'Örgüt propagandası yapmak', '2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet etmek', 'Devlet malına zarar vermek' gibi birçok maddeden ceza yağdırıldı. Olaylarda meydana gelen maddi zararın faturası yargılanan 463 kişiye çıkarıldı. Hazine, olaylarda ortaya çıkan 262 bin YTL'lik zararın tamamının, olaylarla ilgili yargılanan ve aralarında işkence gören 70 çocuğun da bulunduğu sanıkların tamamından faiziyle birlikte tahsil edilmesi istemiyle Diyarbakır Asliye Ceza Mahkemesi'nde açtığı dava ise devam ediyor.

'Fişeği atan eğitimli kişilerdir dava açmaya gerek yok'

Olaylarda yaşamını yitiren Mahsum Mızrak'ın ölüme sebebiyet verdikleri gerekçesi ile Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı polisler B.Ö., H.A. ve N.Ö. hakkında Diyarbakır Valiliği'nden soruşturma izni istedi. Valilik soruşturma izni verilmemesini ise 'Şüphelilerin kullanmış oldukları gaz fişeğini gaz kullanma talimatına göre şahısların üzerine değil, rüzgarın esintisi göz önünde bulundurularak isyan eden grubun ön ve arka taraf boşluğuna kullandıkları, adı geçen görevlilerin bu konuda eğitimli oldukları suçu işlediklerine dair bir belge, iz, emare ve delile rastlanılmadığı' gerekçesine dayandırdı. Valilik, soruşturma izni vermeyince Mızrak'ın avukatı Barış Yavuz davayı Bölge İdare Mahkemesi'ne taşıdı. Bölge İdare Mahkemesi'nin Mızrak'ın ölümünden dolayı görevli polislerin yargılanması gerektiği yönündeki kararının ardından Özel Hareket Şube Müdürlüğü'nde görevli polisler H.A., B.Ö. ve N.Ö. hakkında Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açılabildi. Ancak aradan 5 yıl geçmesine rağmen davada hala bir ilerleme kaydedilemedi.

Çocuklar hedef tahtasına konuldu

Ancak döneme damgasını vuran Başbakan Tayyip Erdoğan'ın, 'Çocukta olsa kadın da olsa güvenlik güçlerimiz gerekeni yapacaktır' açıklaması oldu. Açıklamanın ardından açılan ateş sonucu çoğunluğu çocuk olan 14 kişinin yaşamını yitirmesi ile yetinmeyen devlet, çocukları hedef tahtasına oturttu. Diyarbakır'da başlayan olaylarda gözaltına alınan 563 kişiden 200'ün çocuk olması Erdoğan'ın açıklamasının hemen ardından geldi. Hükümet çok geçmeden çözüm olarak çocukların büyükler gibi yargılanmasını ve ağır cezalara çarptırılmasının yasal kılıfını oluşturan Terörle Mücadele Kanunu'nu (TMK) hemen değiştirerek, Meclis'ten geçirdi. 2006'dan sonra yargılanan 28 bin çocuktan binlercesine TMK'da yapılan değişiklik nedeni ile ağır suçlamalarla yargılanarak onlarca yıl ağır hapis cezasına çarptırıldı.

Yargılanan çocuk sayısı artarak devam etti

BDP'li Sevahir Bayındır'ın verdiği soru önergesini yanıtlayan Adalet Bakanı Sadullah Ergin, verdiği rakamlar çocuklarla ilgili tablonun vahametini de gözler önüne serdi. 2010 yılı itibarı ile cezaevlerinde 2 bin 721 çocuk bulunduğunu belirten Ergin, mahkemeler tarafından 2006 yılında 3 bin 773, 2007 yılından 7 bin 453, 2008 yılında 8 bin 80, 2009 yılının ilk 11 ayında ise 9 bin 22 çocuk hakkında denetimli serbestlik kararı verildiğini kaydetti. Yapılan tüm başvuru ve suç duyurularına rağmen ölüme sebebiyet veren kolluk kuvvetleri hakkında herhangi bir hukuki işlem yapılmazken, olaylarda gözaltına alınanların çocuğuna yargılanarak cezalara çarptırıldı. (Günlük)