Vatan Gazetesi yazarı Zafer Mutlu, seçim kanununda yapılan düzenleme sonrası Kürtçe propagandanın serbest olmasını eleştirdi. Mutlu, bunu yaparken de yazısının başlığını ve girişini Kürtçe kaleme aldı. İşte ulusalcı yazarın bu gün köşesinde kaleme aldığı o yazı:
Ji siyaseta etnîkî re na
Siyaseta li ser bingehên etnîkî, zirarê dide yekîtiya neteweyî...
Siyaseta li ser bingeha ziman, ol û cinsiyetê, welêt ber bi parçebûn û veqetandinê ve dibe...
Tenê kesên ku berjewendiyên wan di parçebûn û veqetandinê de ne, piştgiriya vê feraseta siyasetê dikin.
Ji ber vê yekê divê propagandaya siyasî li tenê li ser zimanê zikmakî bê kirin. Yukarıdaki Kürtçe başlığa ve sözlere anlam veremediniz mi?
İyi...
SAÇMA DEĞİŞİKLİK
Ben de zaten dün Meclis Anayasa Komisyonu’nda görüşülen Seçim Kanunu’nda yapılan değişikliğin ne kadar saçma olduğunu anlatmak için seçtim bu yolu...
Bu ülkede yaşayan insanların en az 60 milyonu yukarıdaki dili bilmiyor ama; dün Meclis komisyonunda yapılan değişiklik, siyasi partilerin ana dilde propaganda yapmalarına izin veriyor...
HER KÖŞEDE AYRI NUTUKLAR
Eğer yasa değişikliği gerçekleşirse, bundan böyle ülkenin her köşesinden ayrı bir “dil”de nutuklar yükselecek... Kimse, kimsenin söylediğini anlamayacak... Anlamayınca da kuşkular törpülenecek, saflar sıklaşacak, öfkeler büyüyecek... Böylece...
ETNİK SİYASET DÖNEMİNE RESMİ GEÇİŞ
“Ulusal siyaset”in defteri dürülecek, “etnik siyaset” dönemine fiili ve resmi geçiş yapılacak. Diyeceksiniz ki; “Ne olmuş yani? Seçmene kendi ana dilinde seslenmenin ne gibi bir zararı olabilir?”
EĞER ÜNİTER DEVLETTEN YANA DEĞİLSENİZ
Eğer “üniter devlet”ten yana değilseniz... Ülkenin federasyonlara bölünmesi olasılığı sizi rahatsız etmiyorsa... Bölünüp, parçalanıp; emperyalist ülkeler tarafından “ham” edilecek olmak umurunuzda değilse... Haklısınız! Ama... Gerçek anlamda “bağımsızlık” için her şeyden önce “bir ve bütün olmak” gerektiğini biliyorsanız...
IRKÇI DEĞİLSENİZ
Irkçı değilseniz...
Herkesin ana diline saygı duyuyor ama “bir ve bütün” olmak için tek bir “resmi dil” olması gerektiğini düşünüyorsanız... İşte; o zaman durumun vahametini tüm çıplaklığıyla görürsünüz...
Yüzlerce yıldır iç içe girmiş bir toplumdaki dil, din ve etnik köken ayrılıklarını körüklerseniz... Bunun adı “açılım” değil, “parçalama” olur... Umarım emperyalist güçlerin bu asırlık hayali gerçekleşmez...
YUKARDAKİ SÖZLERİN ANLAMI
Gelelim yukarıdaki sözlerin anlamına: Kürtçe başlıkta, “Etnik siyasete hayır” diyorum... Kürtçe yazının çevirisi ise şöyle: “Etnik kökenlere dayalı siyaset, ulusal bütünlüğe zarar verir... Dil, din, ırk, cinsiyet üzerinden yapılan siyaset, ülkeyi bölünmeye parçalanmaya götürür... Bu siyaset anlayışına sadece bölünmekten, parçalamaktan medet umanlar destek verir... Bu yüzden siyasi propaganda, sadece ana dil üzerinden yapılmalıdır!”