22 Nisan 2009 Çarşamba

CERRAH SUiKASTI BiLiYORDU

Hrant Dink öldürülmeden önce Trabzon Emniyeti ve Jandarması tarafından defalarca uyarılan, ancak hiçbir girişimde bulunmayan İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, artık yeni bir iddiayla karşı karşıya: “Cerrah cinayeti biliyordu.” Cerrah’ın da aralarında bulunduğu 5 kamu görevlisinin dinlenmesini isteyen Dink ailesi avukatlarının ‘adalet’ talebi ise, yine reddedildi.
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin davasının 9’uncu duruşması, dün saat 11.15 sularında başladı. Duruşmaya tutuklu sanıklar tetikçi Ogün Samast, Ersin Yolcu, Ahmet İskender ve tutuksuz sanık Mustafa Öztürk katıldı. Azmettirici Yasin Hayal ile polis muhbiri Erhan Tuncel, önceki duruşmada kavga ettikleri ve ceza aldıkları için duruşmaya katılmadı. Paris Barosu tarafından görevlendirilen Fransız Avukatlar Birliği (AFAJA) üyesi 5 avukat ve Dink ailesinin yanı sıra, birçok sanatçı, politikacı ve basın mensubu duruşmayı izledi. 28 Ekim 2008’de mahkemeye dilekçe gönderip tanıklık etmek istediklerini belirten Silivri Cezaevi’nde kalan 5 tutuklu, duruşmaya geldi.
‘CİNAYETİ KİMİN İŞLEDİĞİNİ BİLİYOR’
Tanık olarak dinlenen Volkan Eryedi, Şinasi Erşentürk, Veli Halis Çelik, Orçun Cülek ve Adil Orhan’ın ifadelerine göre, 6 ay önce aynı koğuşta kaldıkları Ertuğrul Balcı, cinayetin Ogün Samast tarafından işlenmediğini söyledi. Cinayetin nasıl işlendiği konusunda bilgi sahibi olduğunu iddia eden ve Samast’ın yalnızca piyon olarak kullanıldığını söyleyen Balcı, bir bar korumasını öldürdüğü için tutuklu bulunuyor. Balcı, 12 Mart sıkıyönetimde İstanbul Siyasi Şube müdürü, 16 Mart 1978 Beyazıt katliamı ve 12 Eylül döneminin İstanbul Emniyet Müdürü olan Şükrü Balcı’nın oğlu. Bugünün İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah ile aile dostu olduğunu söyleyen Balcı, Dink cinayetinin Cerrah’ın bilgisi dahilinde olduğunu iddia etti ve Adalet Bakanlığı, Koç Holding, Başbakanlık danışmanları gibi kişilerle görüştüğünü ve mektuplaştığını ileri sürdü.
KOĞUŞLARI DEĞİŞTİRİLDİ
Yazdıkları 2 sayfalık dilekçenin cezaevi yönetiminden döndüğünü belirten tanıklar, ikinci dilekçeyi gönderdikten çok kısa süre sonra koğuşlarının değiştirildiğine dikkat çektiler. Balcı ile C-14 koğuşunda birlikte kaldıklarını söyleyen tanıklar, Balcı’nın okumuş ve kültürlü biri olduğunu, bu nedenle çevresi tarafından itibar edildiğini ifade ettiler. Tanıklar, Balcı’nın şu an E-3 koğuşunda kaldığını dile getirdiler.
Dink ailesi avukatlarının sorularını yanıtlayan Ogün Samast, Yasin Hayal’in avukatı Ergenekon sanığı Fuat Turgut’un, ailesinin evine gittiğini ve ailesiyle görüştüğünü söyledi. Mahkemenin ve Samast’ın rahat ve ciddiyetsiz tavırları dikkat çekti.
‘KAMU GÖREVLİLERİ DİNLENSİN’
Dink ailesi avukatları duruşmanın sonunda, cinayette ihmali ve sorumluluğu bulunan kamu görevlilerinin dinlenmesini talep etti. Celalettin Cerrah, Ramazan Akyürek, Reşat Altay, Ali Öz ve İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler’in mahkemede dinlenmesini istendi. Ancak mahkeme bu talebi, “dosyaya yenilik getirmeyeceği” gerekçesiyle reddetti. 6 Temmuz günü görülecek bir sonraki duruşmada, cinayete ilişkin çarpıcı iddialarda bulunan Ertuğrul Balcı ile Malatya Zirve Yayınevi Katliamı tanığı Veysel Şahin dinlenecek. (İstanbul/EVRENSEL)

--------------------------------------------------------------------------------
HRANT’IN ARKADAŞLARI AYNI TALEPTE BULUNDU

‘Hrant’ın Arkadaşları’ da, Beşiktaş Meydanı’nda yaptıkları açıklamayla kamu görevlilerinin yargılanmasını istedi. Açıklamada “Bunların baştan gözden çıkarılmış emir kulları olduğundan şüphe duyan var mı aranızda? Peki cinayete karar verenler nerede? Suçlulara destek ve sempatilerini ilan etme yarışına giren görevliler nerede? Neredeyse hiçbiri yargılanmıyor” denildi. ‘Öldür’ emrini verenin yakasını bırakmayacaklarını belirten Hrant’ın arkadaşları, cinayetin örgütleyicisi olan karanlık güçlerin artık açığa çıkmasını istedi.
Dink davasına gözlemci olarak katılan Paris Barosu avukatları, yaptıkları açıklamada Dink’in evrensel değerleri, özgürlük ve insan sevgisini savunduğu için öldürüldüğünü belirtti.

--------------------------------------------------------------------------------
DİNLENMESİ İSTENENLER

*İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah: Görev süresi boyunca Trabzon Emniyeti ve Jandarması, cinayete ilişkin İstanbul Emniyetine birçok kez uyarıda bulundu. Adım adım gelen cinayeti haber veren bütün bu uyarıları Cerrah, dikkate almadı. Koruma talebi reddedilen Dink öldürüldükten sonra, koruma talep ettiği bile inkar edilmişti. Cerrah, Meclis Soruşturma Komisyonu tarafından da kusurlu bulundu ve Yüksek Disiplin Kurulu’na sevk edilmesine ilişkin karar verildi. Hâlâ koltuğunda oturan Cerrah, cinayetin hemen ardından örgütsel bağlantısı ve siyasi yönü olmadığını, milliyetçi duygularla işlendiğini öne sürdü.
*Dönemin Trabzon Emniyet Müdürü Reşat Altay: Dink’e karşı eylem hazırlığı yapıldığı ihbarlarına rağmen bu kişileri engellemeyerek cinayete ortak olmuş oldu. Birçok katliam ve karanlık olayda adı geçtiği için görev yaptığı dönemde ve bölgede ‘tesadüfen’ bulunmadığı yorumları yapılıyor.
*Dönemin Trabzon İl Jandarma Alay Komutanı Ali Öz: İstihbarat görevlileri, birçok kez Dink’in öldürüleceğine ilişkin ihbarlarda bulundu, Öz bu ihbarları ‘göz ardı’ etmişti. Komutanlıkta, Ogün Samast yakalanmadan saatler önce, yakalandığına ilişkin ayrıntılı rapor hazırlanmıştı.
*İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek: 2006’da Trabzon Emniyet Müdürlüğü’nden alınıp Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı yapılarak terfi ettirildi. Mahkemeye Akyürek imzasıyla gönderilen 90 sayfalık bilgi notunun sadece 16 sayfası dava dosyasına eklendi, gerekçe ise ‘devlet sırrı’ oldu.