Tayyip Erdoğan ABD dönüşü Rıza Sarraf’a sahip çıkarken yaptığı açıklamada
“Enteresandır, mesela tutup iddianameye eşimin TOGEM’in kurucusu olduğu, benim
o dernekle ilişkim olduğu falan yazılıyor. Ama o derneğin kurucuları arasında
ne eşim var ne de ben. Böyle bir şey olmamasına rağmen, bunun söz konusu edilmesi
adamların art niyetlerinin ne istikamette olduğunu gösteriyor” dedi.
Peki Tayyip Erdoğan’ın “ilişkimiz yok” dediği TOGEM’le nasıl bir bağı var?
Bunun yanıtı makamında oturduğu Cumhurbaşkanlığı resmi sitesinde var. Emine
Erdoğan’ın biyografisinin yazılı olduğu sitede “2005 yılında ‘Toplumsal Gelişim
Merkezi’nin (TOGEM) kuruluşuna öncülük etmiş, çocukların ve kadınların eğitimi
ile ilgili önemli faaliyetlerin gerçekleştirilmesine destek olmuştur.”
deniliyor. Yani Cumhurbaşkanlığı resmi sitesi Erdoğan’ın sözlerinin tam tersini
yazıyor.
TOGEM’in Toplumsal Gelişim Merkezi’nin Başkanı Saadet Gülbaran. Yani Emine
Erdoğan’ın yengesi. O da 25 Ekim 2010’da Milliyet gazetesindeki röportajında
TOGEM’in nasıl kurulduğunu şöyle anlatmıştı;
“Emine Hanım Himayesinde Kuruldu”
“Emine Hanım’ın himayesinde Üsküdar Belediyesi’nin de desteğiyle 5 yıl önce
kuruldu. İkinci el kıyafetleri toplayarak ihtiyacı olan ailelere dağıttık.
Sıfır malzemeler de gelmeye başlayınca lojistik merkezimizi açtık. Sonra okul
öncesi eğitim projesini başlattık.
Bir okulun bahçesinde kurduğumuz mobil anaokulunda, maddi imkanı olmayan 5
yaşındaki çocuklar, 8 ay eğitim aldı. Emine Hanım’ın yüreği yoksula çok
yufkadır. Bir hayırsever oraya kalıcı onaokulu yaptı. Bugün sayı 60’a ulaştı.”
diyordu…
TOGEM Sarraf Dosya’sında Nasıl Yer Aldı?
Tayyip Erdoğan dava dosyasında adının geçmesini Savcı Bharara ve hâkim
Richard Berma’ın Türkiye’de daha önce “FETÖ tarafından ağırlanmış isimler”
olmasına bağlıyor ancak TOGEM’in dava dosyasına girmesine bizzat Rıza Sarraf
neden olmuştu. 19 Mayıs 2016’da kefalet dilekçesi veren Rıza Sarraf nasıl
hayırsever bir işadamı olduğunu anlatmak için bağış yaptığı dernek ve kurumları
liste liste vermişti. O liste de TOGEM’de vardı. Kefalet dilekçesinde yer alan
listeye göre Rıza Sarraf Togem’e, 2013 yılında 850 bin, 2014 yılında 1.5
milyon, 2016 yılında da 2 milyon 3 yüz bin ABD doları bağışta bulunduğunu
açıklamıştı. Yani Erdoğan’ın ” iddianamede adımızın geçirilmeye çalışılması,
işin içinde art niyet olduğunu ortaya koyuyor” sözleri de doğru değil çünkü
adının geçmesine Rıza Sarraf’ın verdiği bağış listesi neden oldu.
“Ülkemizle Alakalı Bir Konu Değil”
ABD dönüşü “Neticede bizim vatandaşımız olduğu için, hukukunu aramak
zorundayız. ” diyen Tayyip Erdoğan 29 Mart 2016’da “Rıza Sarraf’la ilgili varsa
bir şey, onu zaten orada Rıza Bey’in avukatları da gerekli cevabı, gerekli
şekilde onlara herhalde vereceklerdir ve kendisini de savunacaklardır. Bu zaten
ülkemizle alakalı bir konu da değildir. Bunu çok açık net söylemiş olayım.”
demişti