Son yılların en büyük işçi mitinglerinden birini ateşleyen TEKEL işçilerinin direnişi ile ilgili hükümetten "samimi" itiraflar geldi. İşçilerin hak mücadelesi, Başbakan Yardımcısı Arınç'ı hem üzüyor hem de kızdırıyormuş.Türk-İş'in dün Ankara'da düzenlediği yaklaşık 100 bin işçinin katıldığı, başta TEKEL işçileri olmak üzere mücadele veren işçilerle dayanışmak için gerçekleştirilen mitingin ardından Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç enteresan açıklamalarda bulundu. Arınç'ın açıklamaları, işçi eylemliliğinin etkisine ilişkin çarpıcı unsurlar barındırıyor.
"Sokağa inen işçiler bizi ürkütür"
Arınç, TRT-1'de canlı yayınlanan "Politik Açılım" adlı programda yaptığı açıklamalarda, hükümet olarak sokaktaki toplumsal muhalefetin büyümesinden ürktüklerini itiraf etti. Parlamento içi muhalefetin kendilerine dönük eleştirilerine ise sadece gülüp geçtiklerini ve önemsemediklerini imâ etti. Arınç programda şöyle konuştu: "Ben, toplumsal muhalefetin genişlemesinden, büyümesinden, bir cephe haline gelip sokaklara çıkmasından memnun değilim. Bir siyasi iktidar bundan memnun olmaz. Parlamentonun içindeki siyasi partilerin eleştirisi veya bizi yıpratmasına biz gülüp geçiyoruz. Çünkü hiç etkili değiller ama karşımızdaki muhalefet sokağı çıkar da bunun içerisinde hanım kardeşlerimiz, gençler, onların yavruları çıkar ve bunlar üzerinden iktidar yıpratılmaya çalışıyorsa ben bir siyasetçi olarak bundan çekinirim, endişe ederim."
"TEKEL işçisine biraz daha fazla vermemiz lazım"
Arınç işçilerin eşleri ve çocuklarıyla sokağa hakları için çıkmasından duydukları endişeyi gidermek için, hakkını arayanlara "haklarından biraz daha fazla" vermeleri gerektiğini belirtti: "Dolayısıyla eczacılara karşı bizim ne yapabiliyorsak yapmamız lazım.TEKEL işçilerine karşı hakları verilecekse belki biraz daha fazlasını vermemiz lazım."
Asıl olarak TEKEL işçisi için yapılan dev mitingin ardından Arınç'ın yaptığı bu açıklamada eczacıların eylemlerine de atıf yapması, TEKEL işçilerinin mücadelesinin "hakları yenen" tüm kesimlerin mücadelesi oluduğunu bir kez daha gösterdi. Buna karşılık, mitingde eczacı örgütlerinin olmaması dikkat çekiciydi.
Sadece ürkmemişler, kızmışlar da...
Arınç ayrıca, TEKEL işçilerinin 4-C statüsünde belki biraz daha iyileştirme yapılabileceğini, bütçe imkanları doğrultusunda olanakların gözden geçirilebileceğini belirtti. Açıklamasında, sendikaların kendileriyle bu konuda mutabık kalmış olmalarına rağmen eylemliliğin devam etmesinin kendilerini kızdırmakta olduğunu da vurguladı. Daha önce 4-C statüsündeki iyileştirme konusunda sendika yöneticileriyle anlaşmış olduklarını belirten Arınç, "TEKEL işçilerinin mensup oldukları sendikanın başkanı ve daha üst kurulun başkanı 'bu bizim için yeterlidir, bundan daha iyisi olmaz' noktasına gelmişken bugün birisinin bir vesile ile bunları sokağa çıkaracak noktaya gelmesi Sayın Başbakanı fevkalade üzüyor ve sinirlendiriyor. 'Biz bu konuyu görüşmüştük, bize teşekkür etmiştiniz, yapabileceğimiz ancak buydu, siz de bunu kabullenmiştiniz. Şimdi bu ne oluyor?' dendiğinde, 'Bu işler böyle oldu Sayın Başbakanım' diye alay eder tarzda insanın karşısına gelindiğinde bir tepki duymamak mümkün değil ama bir Başbakan da bir hükümet de bunları bile bile yine de bu sosyal grupların haklarını gözetme noktasında onlardan daha farklı bir noktaya gitmesi lazım" şeklinde konuştu.
Yine Ergenekon atfı
Başbakan Yardımcısı Arınç, hem TEKEL işçilerinin direnişinin çığ gibi büyüyen bir işçi eylemliliğini ateşlemesi hem de eczacılar lehine gelen Danıştay kararını "manidar" bulduğunu da belirtti.
"Hükümetin derseniz ki beceriksizlik, derseniz ki kötü yönetim derseniz ki bir başka şey... Bu eleştirileri anlarım ama sanki olaylar bu noktaya gelsin diye farklı güçlerin farklı grupların da harekete geçtiğini düşünüyorum. Hiç de beklemediniz, hukuken öyle olmaması gerekir dediğiniz konularda son dakikada, son anda karşınıza bir karar, bir girişim, bir davranış da çıkabiliyor ama bunları da aşmamız gerekiyor hükümet olarak" diyen Arınç, farklı güçlerin ve grupların olayları uçlara çekip büyütmek için "özel bir çaba" harcadığını iddia etmiş oldu. Arınç'ın bu sözlerinin, 'TEKEL işçilerinin mücadelesinden "Ergenekoncular" faydalanıyor' karalaması ile uyumlu bir tespit olması dikkat çekti.
İşçiler ne dedi?
Mitingin ardından Türk-İş önünde bekleyen işçiler, Arınç'ın konuşmasını değerlendirdiler. Arınç'ın konuşmasını aralarında dağıtan ve üzerine değerlendirmede bulunan işçiler bu haberin morallerini yerine getirdiğini söylediler. Başbakan'ın şimdi daha büyük itiraflarda bulunabileceğini de belirten işçiler "Korkunun ecele faydası yok, mücadelemize devam edeceğiz" dediler.
İşçiler "karar birliği"nin önemli olduğuna da dikkat çekerek "genel grev" talebiyle direnişlerine devam edeceklerini açıkladılar. (soL)