16 Ocak 2010 Cumartesi

TEKEL işçileri oturma eyleminde

TEKEL işçileri ve ailelerinin, dün başlattığı oturma eylemi ikinci gününde devam ediyor. Binlerce işçi, geceyi Türk-İş önünde geçirdi. TEKEL işçileri, oturma eyleminin ardından açlık grevi, sonuç çıkmazsa ölüm orucuna başlayacak. Diğer illerden Tekel işçileri de dün Ankara'ya ulaştı. TEKEL işçilerinin 32 gündür Ankara'da iş ve aş mücadelesi devam ediyor. İşçiler, dün 3 günlük oturma eylemi başlattı. İşçiler ve aileleri, sık sık "Ölmek var dönmek yok", "İşçi memur el ele genel greve", "İş ekmek yoksa barış da yok" sloganlarını attı. Öğle saatlerinde Ankara'da bulunan sendika, siyasi parti ve demokratik kurumlar, işçileri ziyaret etti ve mücadelelerinin yanında olduklarını ilettiler. Ziyaretçiler arasında Alman ve Fransız işçi sendikaları da bulunuyor. Alman ve Fransız sendikacılar, tüm Türkiye'de ses getiren TEKEL işçilerinin sesini Avrupa'nın ve dünyanın da duyduğunu belirtti, "Bu sesi duymazdan gelemezdik ve biz de Avrupa işçi sınıfının desteği ve selamlarını getirdik. Direnişe devam edin. Yoksa dünya emekçiler için yaşanmaz hale gelecek" dedi. İlerleyen saatlerde Barış ve Demokrasi Partisi kitlesel olarak Türk-İş önüne geldi. BDP'liler, işçiler tarafından "Yaşasın işçilerin birliği halkların kardeşliği" sloganıyla karşılandı. DİSK, KESK, Tüm-Tis, Yol-İş, Tez Koop-İş ilebir cçok sayıda sendika, siyasi parti ve demokratik kurum da TEKEL işilerini yalnız bırakmadı.

Başbakan evine dönsün
Tek Gıda-İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Türkel, işçilere hitaben bir konuşma yaptı. Türkel, 32 gün önce Ankara'da soğuk havaya aldırmadan başlattıkları eylemin tüm ülkeye yayıldığını ve toplumun her kesimi tarafından benimsendiğini ifade etti. 'Evinize dönün' diyen Başbakan'a seslene Türkel, "Fabrikaları biz mi yerli yabancı sermayeye peşkeş çektik. Biz mi ülkeyi bu hale getirdik. Biz burdan kazanmadan dönmeyeceğiz. Dönecek biri varsa o da Başbakan ve onun partisi AKP hükümetidir" dedi. Türkel, konuşmasını şöyle sürdürdü: "IMF ve Dünya Bankası ile yapılan anlaşmalarla bu insanlara yazık edersiniz dedik dinletemedik, TEKEL işçilerinin durumu için kendileriyle defalarca görüştük anlatamadık. Artık bizden günah gitmiştir ve direnme zamanı başlamıştır. Bu direniş kölelik ve ölüm olan 4/C'ye karşıdır."