Özel Harp gazetecileri iş başındaKürt illerinde yıllardır 'gazetecilik' mesleği adı altında Kürt hareketine, demokratik kurumlarına karşı psikolojik savaş yürüten kişilere son dönemde yeni görevler verildiği anlaşılıyor. Özellikle AKP ve Fethullah Gülen Tarikatının güdümünde yayın yapan 'sözde' gazeteciler Diyarbakır merkezli yönlendiriliyor. Valilik, Emniyet Müdürlüğü, MİT ve Cumhuriyet Savcıları ile özel ilişkiler de kuran, gazeteci kimliği taşıyan bu kişiler KCK operasyonu ardından kendilerini ele verdi.
Gizlilik kararı olmasına rağmen KCK operasyonu adı altında tutuklanan Kürt siyasilerin, belediye başkanları ve STK temsilcilerinin ifadelerini Savcıların özel servisi ile haberleştiren 'gazeteciler' son dönemlerde BDP ve DTK'yı hedef gösteren haberler yapmaya başladı. Dün ve önceki gün Zaman ve Star gazetesinin yaptığı haberlerde yine DTK ve BDP'liler hedef gösterilmişti. Kaynak olarak ise 81 il Emniyet Müdürlüğü'ne 'çok gizli' uyarı gönderildiğini belirtirken, bu 'çok gizli' uyarının kendilerine nasıl ulaştığı ise belirtilmedi.
Özel Harp Dairesi ve geçmiş yıllarda JİTEM'le adı anılan şimdi Sabah Gazetesi muhabiri Özgür Cebe'nin de yaptığı haber bugün manşetten verildi. Haber kaynağı ise 'MİT raporu' iken, bu rapor kendisine nasıl ulaştırıldığı açıklanmadı.
Haberde 'PKK 'Demokratik açılım' sürecini sabote etmek için plan hazırladı. Rapora göre örgüt, 'Kandil Grubu' adıyla gönderilen 34 PKK'linin tutuklanması beklentisiyle, 3 karakola baskın yapmak için hazırlandı. Ancak gelen grup serbest kalınca, örgütün 'misilleme' olarak hazırladığı karakol baskın planları suya düştü. Bunun üzerine 'Öcalan eylemlerini başlatan örgüt, ardından Reşadiye'deki saldırıyı gerçekleştirdi' ifadeleri MİT'in raporuna dayandırıldı.
Cebe, haberinin devamında PKK'nin 3 karakol baskını hazırlığı yaptığını, İran-Irak-Türkiye hudut hattında 3 sınır karakoluna baskın düzenleyeceğini iddia etmekle yetinmeyip, kendisine verilen talimat gereği olsak gerek şu 'incileri' sıraladı: 'Dağlıca ve Aktütün benzeri planlanan saldırıların hazırlıkları tamamlanmıştı. Ancak Kandil ve Mahmur'dan gelen 34 kişinin mahkemede verdiği 'Biz partimizin ve önderliğimizin aldığı karar doğrultusunda geldik. Hiçbir şekilde pişman değiliz ve bu yasadan yararlanmak istemiyoruz' şeklindeki ifadelerine rağmen serbest bırakılmaları örgütün bu planını bozdu.'
Özgür Cebe, bu ve benzeri haberleri sık sık yaparken son olarak bir yıl önce ortaya çıkan bir ifadeyi de yeniymiş gibi servis yaptı.
Bingöl'de Yedisu İlçe Jandarma Karakolu'ndaki nöbet mevzilerine düzenlenen baskında 4 asker yaşamını yitirmişti. Olay sonrası gözaltına alınıp tutuklanan köyün çobanı C.Ü.nün ifadelerini bir yıl sonra gören PKK'lilerin cinsellikle çobanı ikna ettiği gibi uydurmaca bir konuyu hiç sorgulamadan servis etti. Oysa aynı çoban şimdi Bingöl Cezaevi'nde PKK'lilerin kaldığı koğuşta kalmaya devam ederken, kendisini okuma yazma bilmediğini, ifadeyi zorla imzalatıldığını söylemişti. Cebe, çobanın bu açıklamasını ise görmemeyi tercih etti.
Baran DENİZ - ANF
Gizlilik kararı olmasına rağmen KCK operasyonu adı altında tutuklanan Kürt siyasilerin, belediye başkanları ve STK temsilcilerinin ifadelerini Savcıların özel servisi ile haberleştiren 'gazeteciler' son dönemlerde BDP ve DTK'yı hedef gösteren haberler yapmaya başladı. Dün ve önceki gün Zaman ve Star gazetesinin yaptığı haberlerde yine DTK ve BDP'liler hedef gösterilmişti. Kaynak olarak ise 81 il Emniyet Müdürlüğü'ne 'çok gizli' uyarı gönderildiğini belirtirken, bu 'çok gizli' uyarının kendilerine nasıl ulaştığı ise belirtilmedi.
Özel Harp Dairesi ve geçmiş yıllarda JİTEM'le adı anılan şimdi Sabah Gazetesi muhabiri Özgür Cebe'nin de yaptığı haber bugün manşetten verildi. Haber kaynağı ise 'MİT raporu' iken, bu rapor kendisine nasıl ulaştırıldığı açıklanmadı.
Haberde 'PKK 'Demokratik açılım' sürecini sabote etmek için plan hazırladı. Rapora göre örgüt, 'Kandil Grubu' adıyla gönderilen 34 PKK'linin tutuklanması beklentisiyle, 3 karakola baskın yapmak için hazırlandı. Ancak gelen grup serbest kalınca, örgütün 'misilleme' olarak hazırladığı karakol baskın planları suya düştü. Bunun üzerine 'Öcalan eylemlerini başlatan örgüt, ardından Reşadiye'deki saldırıyı gerçekleştirdi' ifadeleri MİT'in raporuna dayandırıldı.
Cebe, haberinin devamında PKK'nin 3 karakol baskını hazırlığı yaptığını, İran-Irak-Türkiye hudut hattında 3 sınır karakoluna baskın düzenleyeceğini iddia etmekle yetinmeyip, kendisine verilen talimat gereği olsak gerek şu 'incileri' sıraladı: 'Dağlıca ve Aktütün benzeri planlanan saldırıların hazırlıkları tamamlanmıştı. Ancak Kandil ve Mahmur'dan gelen 34 kişinin mahkemede verdiği 'Biz partimizin ve önderliğimizin aldığı karar doğrultusunda geldik. Hiçbir şekilde pişman değiliz ve bu yasadan yararlanmak istemiyoruz' şeklindeki ifadelerine rağmen serbest bırakılmaları örgütün bu planını bozdu.'
Özgür Cebe, bu ve benzeri haberleri sık sık yaparken son olarak bir yıl önce ortaya çıkan bir ifadeyi de yeniymiş gibi servis yaptı.
Bingöl'de Yedisu İlçe Jandarma Karakolu'ndaki nöbet mevzilerine düzenlenen baskında 4 asker yaşamını yitirmişti. Olay sonrası gözaltına alınıp tutuklanan köyün çobanı C.Ü.nün ifadelerini bir yıl sonra gören PKK'lilerin cinsellikle çobanı ikna ettiği gibi uydurmaca bir konuyu hiç sorgulamadan servis etti. Oysa aynı çoban şimdi Bingöl Cezaevi'nde PKK'lilerin kaldığı koğuşta kalmaya devam ederken, kendisini okuma yazma bilmediğini, ifadeyi zorla imzalatıldığını söylemişti. Cebe, çobanın bu açıklamasını ise görmemeyi tercih etti.
Baran DENİZ - ANF