21 Ocak 2009 Çarşamba

Krizde kadının adı yok


Sendikaların kadın örgütleri bir araya gelerek, ‘kriz ve krizin kadınlar üzerine etkilerini’ tartıştıkları sempozyumun sonuç bildirgesini yayınladılar. Sonuç bildirgesinde, işten çıkarılmada ilk tercih olma, eve verilen işlerde durgunluk, evde sorunların ağırlaşması gibi nedenlerle krizin kadınları daha ağır vurmasına rağmen, kadınların hiçbir çözüm paketinde kendilerine yer bulamaması eleştirildi.
Hava-İş Genel Merkezi’nde düzenlenen basın toplantısının ardından söz alan Desa direnişinden Emine Aslan, Sinter Metal ve Kızılay Kan Merkezi’nden kadın işçiler, mücadele süreçlerini paylaştılar.
Desa direnişinden Emine Aslan, kararlılıkla sürecek mücadelenin mutlaka kazanımla sonuçlanacağını vurguladı. Sinter Metal’den Necla Öztürk’ün, verdikleri mücadeleyi anlatarak “İşyerinde 30’a yakın kadın işçi var, ama biz kadın olarak 4-5 kişi bu direniş içerisinde yer alıyoruz. Diğer kadın arkadaşları da mücadeleye katmaya çalışıyoruz. Kimi çekindiği için gelmiyor. Kiminin de eşi izin vermiyor” sözlerine karşı çıkan Emine Aslan, Öztürk’ten, o kadınların eşlerine “işe giderken gönderiyorsun da direnişe giderken neden göndermiyorsun” diye sormalarını istedi ve kadın işçilerin, mutlaka mücadeleye katılması gerektiğini dile getirdi. Kızılay Kan Merkezi’nden Funda Keleş de bir insani yardım kurumunun bile örgütlenme karşısında gösterdiği barbarlığı anlattı. Örgütlenme mücadelesi yürüten kadınlar, kazanana kadar direnişlerini sürdüreceklerini duyurdular.
Sonuç bildirgesini okuyan Hava-İş Genel Başkan Yardımcısı Eylem Ateş, kadın emeğinin görmezden gelindiğini belirterek, sendikaların ev kadınları ile çalışma yaşamındaki kadınların ortaklıkları üzerinden bir politika oluşturmasını istedi. “Düzenli işlerde çalışan kadınların sayısı düşüktür, kadınlar arasındaki sendikaya üye olma oranı ise yüzde 14.5 civarındadır. Çalışan kadınların büyük bir bölümü ev eksenli çalışan kadınlar, geçici tarım işçileri, esnek çalışan kadınlardan oluşmaktadır” diyen Ateş, krize karşı kadın dayanışma ağının oluşturulması gerektiğini söyledi. Kadınların krizden ne kadar etkilendiğine dair bilgi bankası niteliğini taşıyacak www.krizdekadindayanismasi.org isimli bir internet sitesi oluşturduklarını aktaran Ateş ayrıca, Dünya Emekçi Kadınlar Günü öncesi 7 Mart’ta büyük bir kadın şenliği düzenleyeceklerini ifade etti.
(İstanbul/EVRENSEL)

Kadınların talepleri
Basın-İş, Birleşik Metal-İş, Deri-İş, Dev Sağlık-İş, Hava-İş, Kristal-İş, Petrol-İş, Tek Gıda-İş, Tez Koop-İş ve TAREM tarafından düzenlenen sempozyumda karar altına alınan ortak taleplerin bazıları ise şöyle:
  • Haftalık çalışma süreleri kısaltılmalıdır.
  • Taşeron sistemi, güvencesiz çalışma, geçici çalışma sözleşmeleri ve uygulamaları yasaklanmalıdır.
  • Temel mal ve hizmetlere yapılan zamlar geri çekilmelidir.
  • Çalışanların kredi kartlarına uygulanan faizler iptal edilmelidir.
  • Asgari ücret vergiden muaf tutulmalıdır.
  • Eş değerde işe eşit ücret uygulanmalıdır.
  • Cinsiyet temelli işten atmalar yasaklanmalıdır.
  • TİS süreçlerinde kadın üyelere yönelik talepler öncelenmeli ve bu taleplerde ısrarcı olunmalıdır. İşverenlerin kadın çalışanları istihdam etmeleri konusunda teşvik edici politikalar, süt izinleri, eşi doğum yapan işçilere izinler, kreş, emzirme odası, kadın ve erkek ücretlerinin ve diğer koşulların eşitlenmesi gibi konular sözleşmelerle garanti altına alınmalıdır.
  • Kadınların yoğun olarak çalıştığı sektörlerde büyüklük ve küçüklük ölçütüne bakılmadan sendikal örgütlenme yapılmalıdır.
  • Kadın işçilerin sendika çalışmalarına katılımını artırmak için kadınların ev içi emeği de beraberinde örgütlenmelidir, etkinlik ve toplantı saatleri kadın üyelerin katılımına göre ayarlanmalıdır. Sendikalarda çocuk odaları vb…fiziki düzenlemeler yapılmalıdır.
  • Kayıt dışı çalışan kadınların kayıt altına alınması için önlemler alınmalıdır.
  • Sendikalar, kriz süreciyle sayıları daha da artacak olan ev eksenli çalışanlara yüzünü dönmelidir ve ev eksenli çalışanlar konusunda düzenleyici önlemlerin alınması konusunda çalışmalar yapmalıdır.