27 Şubat 2009 Cuma

İşte yolsuzluk, işte belgesi!

Saadet Partisi (SP) İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Prof. Dr. Mehmet Bekaroğlu, dün düzenlediği basın toplantısında çarpıcı iddialar ortaya attı. Saadet Partisi İstanbul Adayı Mehmet Bekaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde ihalelerde büyük usulsüzlükler yapıldığını iddia etti. Bir işin ihalesi yapılmadan bir firmaya verildiğini Belirten Bekaroğlu, işin yüzde 80’i bittikten sonra yani bir yıl sonra bu iş için göstermelik ihale yapıldığını kaydetti. Olayla ilgili ses kaydı da açıklayan Bekaroğlu, Başbakan Erdoğan’ın sözlerini hatırlatarak “İddia etmiyoruz, yolsuzluğun belgelerini savcılığa veriyoruz” dedi.
Bekaroğlu’nun iddialarına kanıt olarak gösterdiği ilk kamera görüntüsünde, ihale komisyon üyelerinden birisinin çalışma odasında elden dolaştırılarak imza attırılan ihale evrakları görülüyor. Görüntülerin çekildiği yer İhale Komisyon Odası değil. Görüntüdeki komisyon üyesinin, kararların birlikte alınmadığını belirten muhalefet notu koyduğunu ifade eden Bekaroğlu, “Daha sonra o dairenin amiri, evrakları yeniden yazdırıp üyeye imzalatmak için baskı yapmıştır” diye konuştu.
İŞ BİTTİKTEN SONRA İHALE VERİLİYOR
“Yapılan ihale kararları bazen sözleşme yapıldıktan sonra, bazen hak ediş alındıktan sonra, bazen ihalenin verildiği medyaya yansıdıktan sonra, bazen de imalat yapıldıktan aylarca sonra ihale komisyonunca imzalanıyor” diyen Bekaroğlu, ihalenin de iş verilip bitirildikten sonra yapıldığını dile getirdi. Bekaroğlu, bu iddiasına kanıt olarak da bir görüntü izletti. Halkalı Gümrük Yolu 2. Kısım İnşaatı’nı alan Gürhan İnşaat adlı şirketin işe Şubat 2008 tarihinde başladığını söyleyen Bekaroğlu, ihalenin ise Ocak 2009 tarihinde alındığına dikkat çekti. Bekaroğlu, “Şubat 2008’de başlanmış işin ihale ve sözleşmesi 26.01.2009 tarihinde yapılmıştır. Yani ihalenin kimde kalacağı belli olmayan iş 1 yıl önceden firmaya yaptırılmıştır” diye konuştu. Bekaroğlu’nun iddialarına kanıt olarak gösterdiği görüntülerde, adlarını vermediği iki kişi arasında aynen şu konuşmalar geçiyor: “Beni getirip kurtların kucağına attınız, 700-800 milyar da onlara ödedik. Beni işin içine sokmuşsun, metazori ihale olmuş. Ben bu işi yaptım, bir hafta sonra da açılış yapacaklar. Bak, hepimiz aynı taraftayız. Burası siyasi bir yer, her türlü hizmeti size yapıyorum.” Skandal konuşmayla ilgili Bekaroğlu, “Burası dediği İBB’nin Fen İşleri Dairesi. Müteahhit hangi cüretle ‘Burası siyasi bir yer’ diyebilmektedir? Kime her türlü hizmeti yapmaktadır” diye sordu.
SÖZLER VE SORULAR
Görüntülerin devamındaki konuşmaları tek tek aktaran Bekaroğlu, aralarda da bazı sorular sordu. İşte sözler ve Bekaroğlu’nun soruları:
Soru: Yüklenici görevini yapan devlet memuruna hangi cüretle bu lafları etmektedir?
“Cebindeki 8 trilyon parayı sekiz ay önce bağla gelip sekiz ay sonra alırsan…”
Soru: Bu söz işin ihale yapılmadan yükleniciye verildiğinin açık delili değil mi?
“Ben Abdurrahman beye çıktım. Açtı telefonu konuştu, (inşaat) neyse odur dedi.”
Soru: Kim bu katına çıkılan Abdurrahman Bey, kime telefon edip Yüklenicinin işlerini kolaylaştırmasını istiyor?
“O zaman işi yaparken bana kim yap dediyse benim muhatabım o olsun.”
soru: Yükleniciye ihale yapılmadan işi yap diyen kim?
“Ben bu idareye kırgınım en üste kadar söyleyeceğim”
Soru: Acaba bu en üstteki yetkili kim? Sayın Topbaş mı?
“Ben Saraçhaneye gidip beni bu işin içine sokanlara derdimi anlatayım”
Soru: Saraçhane’ye niçin gidiyor, orada kim oturuyor?
“Benim Büyükşehir Belediyesine yıllık cirom 250 trilyon. Yarım kalan işinizi bitirdim.”
Soru: Kimin hangi yarım kalan işlerini bitirmiştir?
UCUZA EN PAHALIYA MAL EDİYOR
İhaleyi alan firmaların en düşük fiyat teklifinde bulunmak için ucuz malzeme gösterdiklerini de iddia eden Bekaroğlu, ancak bu firmaların işi yaparken en pahalı malzemeyi kullandıklarını belirtti. Buna örnek olarak da demirle yapılacak üst geçidin betondan yapılmasını gösterdi.
İddialarını bir bir seslendiren Bekaroğlu, daha sonra da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın uykularının kaçacağını söyledi. Bekaroğlu, Başbakan Erdoğan’a da çağrıda bulunarak, “Sayın Başbakan, ‘Savcılığa teslim edin’ diyorsun; zaten ettik, bu dosyayı da biraz sonra teslim edeceğiz, bundan emin olun. Ama size de bir sorum var: İstanbul’a yerleştirdiğiniz bu ‘mutemet’ adamların bunları yaptığını bilmiyor muydunuz? Tüyü bitmemiş yetimlerin hakkını gasp eden bu ekiple yola devam mı edeceksiniz, yoksa bunlardan istifalarını isteyecek, Sayın Kadir Topbaş’ı da adaylıktan çekecek misiniz? Bu işin soruşturulması için Mülkiye Teftiş Kurulu’na talimat verecek misiniz, Topbaş’ın yargılanabilmesi için içişleri bakanınız soruşturma izni verecek mi” diye sordu.