9 Şubat 2009 Pazartesi

Özel hareket, emniyet ve Hizbullah aynı karede!

Susurluk olayının önemli isimlerini yan yana gösteren 1993 yılına ait bir fotoğraf ele geçirildi. Fotoğrafta dönemin Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar'la Özel Harekat Dairesi Başkan Vekili ve halen Ergenekon soruşturmasının tutuklu sanığı İbrahim Şahin ve Özel Haraket timlerinin eğiticisi emekli yarbay Korkut Eken, 'silah arkadaşları'yla birlikte görülüyor.

Elazığ Emniyet Müdürlüğü'nde çekildiği belirtilen fotoğrafta dönemin Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı Emin Aslan, İl Emniyet Müdürü Lütfü Eraslan, Özel Harekat Şube Müdürü Tuncay Kalaba ile özel harekat timlerinden resmi ve sivil kişiler bir arada bulunuyor.

Hizbullah üyelerinin de yer aldığı fotoğrafın Ağar'ın İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nden Emniyet Genel Müdürlüğü'ne atandığı 1993'ün Temmuz ayından hemen sonraki bir dönemde memleketi Elazığ'a yaptığı ziyaret sırasında kaydedildiği sanılıyor.

Ağar ilk kez hakim karşısına çıkıyor

'Tuğlayı çekersem duvar yıkılır, ama ben de altında kalırım' diyen Mehmet Ağar, Susurluk davası kapsamında bugün ilk kez hâkim karşısına çıkıyor.

Danıştay'ın, Ağar'ın yargılanması kararı üzerine, dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmişti. Ağar 'vali' statüsünde olduğu gerekçesiyle dosya Yargıtay 8.Ceza Dairesi'nde görüşülmüş, ancak daire 'Suç tarihinde emniyet müdürüydü' diyerek 'görevsizlik' kararı vermişti. Bunun üzerine dosyanın gönderildiği Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi, konunun terör ve organize suçlara bakmakla görevli Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nin alanına girdiği sonucuna varmıştı. Bu mahkeme de 19 Ocak 2009'da dosyaya ilişkin incelemesini tamamlamış ve Ağar'ın, Emniyet Genel Müdürü olduğu dönemle ilgili olarak 'cürüm işlemek için silahlı teşekkül oluşturmak' suçundan yargılamasınna karar vermişti. Duruşmanın, bugün saat 14.00'da yapılmasını karara bağlayan Mahkeme, Ağar'ın 'mazeretsiz duruşmaya gelmediği takdirde zorla getirileceği'ni bildirmişti.

Susurluk'un ilk duruşması 2 Haziran 1997'de yapılmış, Ağar hiç yargılanamamıştı. Ağar'a, Abdullah Çatlı'nın yerini bildiği halde yetkililere haber vermediği, saklanmasına yardım ettiği, Çatlı ve Yaşar Öz'e silah taşıma belgesi ve yeşil pasaport verilmesini sağladığı suçlamaları yöneltildi.

ANF