24 Mayıs 2009 Pazar

Gerekçeli karar: ‘Halk Önderi’ demek ceza için yeterli

Diyarbakır Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş'a verilen 2.5 yıl hapis cezasının gerekçeli kararı açıklandı. Gerekçili kararda, Demirbaş'ın Roj TV'de yapmış olduğu konuşmada "Kürt Halk Önderi" ifadesini kullandığı ve bu nedenle örgüt propagandası yaptığı öne sürüldü.

Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesince hazırlanan 10 sayfalık gerekçeli kararda, Sur Belediye Başkanı Demirbaş'ın yargılamaya konu olan Roj Tv'deki konuşmasında, Abdullah Öcalan'ın “Kürt halk önderi” olduğunu ve muhatap alınması gerektiğini belirttiği, bu ifadenin de düşünceyi açıklama ve yayma kapsamında kabul edilemeyeceği kaydedildi.

Dosyadaki CD çözümüne göre, Demirbaş'ın konuşmasında PKK'nın propagandasını yaptığı belirtilen kararda, şu ifadelere yer verildi:

“Sanık, Roj Tv'nin Kürtçe haber kuşağında yaptığı konuşmasında, hapisteki örgütün elebaşı Abdullah Öcalan lehine, örgütün mensupları ve elebaşısını övecek şekildeki örgütün destekçisi olduğunu belli ettiği, terör örgütüne manevi destek vermek suretiyle örgütün propagandasını yapmak suçunu işlediği, terör örgütü tarafından başlatılan ikinci 'edi bese (artık yeter)' kampanyasının devamı olan imza kampanyasının bir sivil itaatsizlik eylemi olduğunu ifade ederek, kampanyaya manevi destek verdiği anlaşılmıştır.”

Mahkeme, Demirbaş'a verilen cezada indirim maddesinin uygulanmamasını da şu gerekçeye bağladı:

“Sanık Demirbaş'ın yargılama süresince gözlemlenen kişiliği, duruşmadaki hal ve tavırları ile suçtan sonra pişmanlık göstermeyen tutum ve davranışları nazara alındığında, mahkememizce yapılan değerlendirme sonucunda sanık hakkında TCK'nın 62/1. maddesinde yer alan 'genel takdiri indirim' maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmiştir.'

Mahkeme, yapılan yargılamada, Demirbaş'ın Terörle Mücadele Kanunu'nun “Terör örgütünün propagandasını yapmak” suçunu içeren 7/2. maddesi uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası çarptırılmasına karar vermişti.

Mahkeme ayrıca Demirblaş'ın TCK'nın 53/1. maddesi uyarınca da seçme ve seçilme ehliyeti ile diğer siyasi ve tüm kamu haklarını kullanmaktan yoksun bırakılmasını da kararlaştırmıştı.

ANF / 23.05.09