30 Temmuz 2009 Perşembe

İşte çok tartışılan Mahmur Kampı

Hakkari ve Şırnak'ın sınır şeridi üzerinde bulunan köylüler 15 yıl önce sınırı kaçak geçerek Kuzey Irak'taki dağlık kesimde oluşturdukları, Bihere, Seraniş, Besive, Geliye Kıymete ve BM gözetiminde oluşturulan Duhok yakınlarındaki Etruş, Ninova, Nehdare kamplarında yaşadı. Bu kişiler 2003 yılında kadar 36 paralelin üzerinde bulunan Saddam Hüseyin denetimindeki bölgede bulunan Musul yakınlarındaki Mahmur Kampı'na yerleştirildi. Kampta belediyelerini, yönetim kadrosu oluşturan Türkiyeli Kürt mülteciler, kurdukları okullarla çocuklara Kürtçe eğitim verilirken, 350 öğrencinin ise Erbil ve Süleymaniye Üniversitelerine gittikleri, 300'ünün ise bu yıl üniversiteden mezun olduğu kaydedildi.

KAMPTA 60 YÖNETİCİ VAR
Erbil'e yaklaşık 100 kilometre uzaklıkta bulunan BM denetimindeki Mahmur Kampı, Musul'a bağlı. Irak Merkezi Hükümeti'ne bağlı bölgede yer almasına rağmen kampta Kürtler'den oluşan merkezi hükümete bağlı güvenlik güçleri görev yapıyor. Mahmur Kampı'nda ihtiyaçları BM tarafından karşılanan mültecilerden çoğu geçen yıllarla birlikte Erbil, Süleymaniye, Musul ve Duhok'ta çeşitli alanlarda iş yapmaya başladı. Mahmur Kampı'nda oluşturulan ve 60 kişiden oluşan yönetim kadrosunun aldığı bütün kararlara 12 bin kişi harfiyen uyuyor. Yönetimin izni olmadan kampa gazeteci alınmıyor. DHA muhabirinin girişteki güvenlik binasında görüştüğü kamp yöneticileri, aldıkları karar uyarınca yerli ve yabancı hiçbir gazeteciyle görüşmediklerini söyledi.
DHA muhabirinin Kuzey Irak’taki kaynaklardan edindiği bilgilere göre, Türkiye'de Kürt sorununn çözülmesi için başlatılan süreç devam ederken, yıllardan bu yana PKK'ya eleman sağladığı belirtilen Mahmur Kampı'nın tasfiyesinin gündeme getirildiği, ABD-Irak ve Türkiye üçlü mekanizmasının, bu konuda çalışma yaptıkları kaydedildi. Üçlü mekanizmada yer alan Bölgesel Kürt Hükümeti yetkililerin kendilerini Mahmur'un tasfiyesinden uzak tutmaya çalıştıkları, bu nedenle ABD ve Türkiye'nin kampın tasfiye işini Araplar'a havale etmeyi planladıkları ileri sürüldü.
Mahmur Kampı ile ilgili planlardan BM'nin haberdar olmadığı, böyle bir plan olması halinde bile BM'nin buna izin vermeyeceği iddia edildi. Yerel kaynaklar, şu görüşleri savundu:
“Türkiye’de Kürt sorununun çözümüne yönelik bazı adımlar atılıyor. Görüşmeler yapılıyor. Görüşmeler burada da devam ediyor. Türkiye-Irak ve ABD, PKK'nın dağdan indirilmesinden önce Mahmur'u tasfiye etmeye çalışıyorlar. Türkiye direkt bu işe giremediği için bu işte önce Kürt yönetimini kullanmak istedi. Kürt yönetimi bu işe yanaşmayınca oluşturulan bu üçlü ittifak Mahmur'u BM denetiminden çıkarıp Merkezi Irak Hükümeti'nin kontrolüne vermeyi planlıyor. Irak hükümeti ise, yavaş yavaş zor da kullanarak Mahmur'daki Türkiyeli Kürt mültcileri bir şekilde tasfiye etmeye başlayacak. Tabii bu oldukça zor bir şey. Bu kampta 12 bin insan yaşıyor. Yılladır bu kamptalar. Hepsi çoluk çocuk sahibi olmuş. BM gözetimi altında bulunan bu kampta böylesi bir tasfiye planını uygulamak çok zor. Bu işin en makül çözüm yolu bu kamptakilerin tekrar ülkelerine dönebilmeleri için uygun koşulların yaratılmasıdır.”(dha)