26 Temmuz 2009 Pazar

Sağlıkçılardan tedbir paketine tepki

Sağlık örgütleri, hükümetin krizden çıkış için sağlık alanında yapmayı planladığı değişikliklere tepki gösterdi. İstanbul Tabip Odası’nda (İTO) bir araya gelen Türk Tabipleri Birliği (TTB), SES, Eczacılar Odası ve Dev Sağlık-İş yöneticileri, hükümeti, halkın sağlık harcamalarını artıracak, sağlık çalışanlarının durumunu daha da kötü hale getirecek uygulamalardan vazgeçmeye çağırdılar.
Hükümetin ekonomik krize yönelik hazırladığı 37 maddelik tedbir paketine sağlık örgütlerinden tepki geldi. Hazırlanan paketin sağlık alanındaki karmaşalığı daha da artıracağı uyarısında bulunan sağlıkçılar, hazırlanan paketin geri çekilmesini istediler.
Konuyla ilgili İTO toplantı konferans salonunda düzenlenen basın toplantısına, TTB Genel Başkanı Gençay Gürsoy, SES Genel Sekreteri Kemal Yılmaz, İstanbul Eczacı Odası Başkanı Semih Güngör ve Dev Sağlık-İş Genel Sekreteri Tufan Sertlek katıldı. Ortak basın açıklamasına okuyan TTB Genel Başkanı Gürsoy, hükümetin, ekonomik krize karşı tedbir almak için 37 maddelik bir ‘tedbir paketi’ hazırladığının basına yansıdığını hatırlattı. Paketin, akaryakıttan alınan ÖTV vergisinin artırılmasıyla başlandığını belirten Gürsoy, “Öyle anlaşılıyor ki AKP Hükümeti, ‘bizi etkilemez’ dediği krizin faturasını çalışanlara ödetmenin adımlarını atıyor” diye konuştu.
İLAÇTA KATILIM PAYLARI ARTIYOR
Hükümetin hazırladığı pakette, sağlıkta yaşanan kargaşayı artıracak, sağlık çalışanlarının yükünü ağırlaştıracak ve hastaları zor durumda bırakacak maddeler olduğunu belirten Gürsoy, “Pakette hastanın cepten ödemelerini artıracak tedbirler var. İlaçta katılım payları emeklilerde yüzde 10’dan yüzde 15’e, çalışanlarda yüzde 20’den yüzde 30’a çıkarılacak” diye konuştu. “Sağlık alanında tasarrufu düşünen bir hükümetin, piyasacı sağlık anlayışının israfı artırdığını bilmesi gerekir” diyen Gürsoy, hükümetin tedbir amaçlı olarak aile hekimliği uygulamasını 33 ille sınırlı tutmayı planladığı bilgisini verdi.
“Aile hekimi olmayı kabul edenlere verilen ücreti israf olarak gören bir hükümet, tam gün çalışması uygulamaya geçince hekimlere nasıl ücret verecek” diye soran Gürsoy, “Tasarruf tedbiri alanlar, aile hekimliği eğitimlerini 5 yıldızlı otellerde yapmaya devam ediyor, bakanlık bürokratlarına binlerce dolar maaş vermeyi sürdürüyor” diye konuştu.
Sağlıkta tedbir almak isteyen hükümetin, neden hâlâ toplu ilaç almadığını, daha verimli olan sağlık ocaklarını neden açmadığını da soran Gürsoy, tüm bunların, hükümetin krizin faturasını çalışanlardan ve halktan çıkarmak istediğini gösterdiğini dile getirdi.
GÜVENCESİZ ÇALIŞMA YAYGINLAŞACAK
Tasarruf peşinde koşanların çalışanların emekleri konusuna gelince angaryayı tercih ettiğini ifade eden Gürsoy, güvencesiz ve taşeron uygulamanın yaygınlaştırıldığını, taşeronlarda çalışan sağlık işçilerinin düşük ücretlerle çalıştırılmak istendiğini kaydetti. Çalışanlara sus payı olarak verilen döner sermaye, performans, aile hekimliği ödeneklerinin kalıcı olmayan düzenlemeler olduğunu dile getiren Gürsoy, sağlık çalışanlarının kandırılmaya devam ettiğini dile getirdi. Hükümetin, zengini vergilendirmek yerine dolaylı vergilerle halkın sırtındaki yükü daha da artırdığını söyleyen Gürsoy, hazırlanan paketin geri çekilmesi için üzerlerine düşen sorumluluğu yerine getirmeye hazır olduklarını dile getirdi.
YAŞLILARDAN ALINAN AİDATA ZAM
Gürsoy’dan sonra söz alan İstanbul Eczacı Odası Başkanı Semih Güngör, ilaçta alınan katılım paylarının, eşdeğer ilaç uygulamasının ve uygulanan diğer politikaların hem hastaları hem de eczacıları zor durumda bıraktığını ifade etti.
SES Genel Sekreteri Kemal Yılmaz ise hükümetin ‘nasıl olur da bir yerlerden para koparırım’ mantığıyla hareket ettiğini belirterek, “Huzurevlerinde yaşlılardan alınan aidatlar artırılacak, evlerde bakılan hastalar için ödenen para düşürülecek. Bu nasıl bir anlayış?” dedi. Dev Sağlık-İş Genel Sekreteri Tufan Sertlek de bu paketin uygulanmaması için her şeyi yapacaklarını ifade etti. (İstanbul/EVRENSEL)

--------------------------------------------------------------------------------
ÜCRETLERE YAPILMAYAN ZAM KATKI PAYINA YAPILIYOR
Türk Eczacılar Birliği (TEB) Genel Başkanı Erdoğan Çolak, “sağlıkta tasarruf” gerekçesiyle, ilaç katılım payının emeklilerde yüzde 15, çalışanlarda yüzde 30’a çıkarılmasına tepki gösterdi.
Çolak, son düzenlemelerle ilaç katılım payının neredeyse yarısının hastaların cebinden çıkacağını vurguladı.
TEB Genel Başkanı Erdoğan Çolak yaptığı yazılı açıklamada, kriz derinleştikçe bütçe açığının kapatılmasının çaresinin sağlık harcamalarının kısılmasında aranmasını eleştirdi. Çolak, son düzenlemelerle ilaç katılım payının neredeyse yüzde 50’sinin hastaların cebinden çıkacağını kaydetti.
Son birkaç haftada hiperlipidemi, hepatit, kolesterol gibi hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçların verilme koşullarının zorlaştırılmasını ve katılım payı alınan ilaç sayısının artırılmasını eleştiren Çolak, 1 Ağustos’tan itibaren geçerli olacak uygulamalar ile hastanın cebinden ilaca ödenecek bedelin yüzde 7 oranında artacağının altını çizdi.
İLAÇ KATILIM PAYLARI ARTIRILACAK
Şimdi de ilaç katılım paylarının emekliler için yüzde 10’dan 15’e, çalışanlar için ise yüzde 20’den yüzde 30’a çıkarılacağı haberlerinin basına yansıdığına dikkat çeken Çolak, tüm bu düzenlemelerle ilaç katılım paylarının neredeyse yarısının hastalardan çıkacağının altını çizdi.
Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) tasarruf anlayışının “Kurum ödemesin de kim öderse ödesin” olduğunu ifade eden Çolak, “Çalışanlara ve emeklilere yüzde 10 zam yapmayan mantık, ilaç katılım payını yüzde 10 oranında artırmayı düşünebilmektedir” dedi.
Emekli, çalışan ve hasta haklarını koruması gereken kurum ve kişilerin düzenlemeler karşısında sessiz kalmasını da eleştiren Çolak, “Hastalarımız için tek başımıza endişeleniyor olmaktan son derece rahatsızız” diyerek, sendikaları ve emekli örgütlerini tepki göstermeye çağırdı.