6 Mayıs 2009 Çarşamba

'Aşiretler destekle ayakta duruyor'

Türkiye tarihinde, sivillere yönelik düzenlenen silahlı saldırıların en büyüklerinden biri dün gece Mardin'in Mazıdağı ilçesine bağlı bir köyde yaşandı.

Bir ailenin, kız istemek ve nişan yapmak için geldiği Bilge köyündeki nişan törenini basan saldırganlar, çoğu kadın ve çocuk olmak üzere nişandaki 44 kişiyi öldürdü.

Peki böylesi bir olay neden Güneydoğu'da, Mardin'de yaşandı, ve aşiretlere dayalı geleneksel toplumsal yapı bölgede neden hala canlılığını koruyor? Bu soruların cevabı ve olayın arka planı için, Orta Doğu Teknik Üniversitesinden Sosyolog Mesut Yeğen'le konuştuk.

Mesut Yegen: Bu türden kör bir şiddet yabancımız olmayan ve bölgede hemen her zaman yaşanan bir olay. Yeni olan durum, bu şiddetin devasa bir hacimde gerçekleşmiş olması. Dolayısıyla, bu işin neden gerçekleştiği yolundaki sorular, evet önemli, ama daha da sorulması gereken, bu saldırının hacmi.

Buna dair de şöyle şeyler geliyor aklıma: Birincisi: bölgede şiddet kültürü geleneksellikten bağımsız olarak da genelleşmiş durumda. Şiddetin bir kaynağı, geleneksel ilişkiler ya da normların ihlal edilmesinin her zaman şiddetle cezalandırılması gerektiği fikriyse, ikinci kaynağı da 20-25 yıldır bölgede hüküm süren savaş durumu, düşük yoğunluklu çatışma durumu.

Ağır bilançonun nedeni?

Bu genel bir iklim oluşturmuş gibi. Hacmin büyüklüğüne dair bir açıklama da, geleneksel normların ihlal edilmesine karşı bir yaptırım biçimi olarak düşünülen bu şiddet, günümüz durumunda modern araçlarla ve tekniklerle gerçekleştiriliyor ve hacmi artıran da bu. Eskiden de bu türden şiddet söz konusuydu ama kullanılan ya bir tabanca ya da bir tüfekti ama burada bombalar, kalaşnikovlar gibi zayiatı artıracak modern araçlar kullanılıyor. Aslında geleneksel algıyla, geleneksel normla modern teknikler buluşuyor.

BBC: Dolayısıyla feodalitenin, gelenek toplum yapısının sürüyor olması tek başına açıklanması yetersiz diye düşünüyorsunuz.

‘Koruculuk, modern araçlar ve PKK ile savaş’

Mesut Yeğen: Geleneksellik, feodalite genel bir iklim oluşturuyor tabiî ki. Ama hacim ve olayın gerçekleşme biçimi tek başına feodallikle açıklanamaz. Demin açtığım tartışmada bir husus daha vardı belirtmek istediğim, o da koruculuk meselesi. Köyün bir korucu köyü olduğu anlaşılıyor. Geçici köy koruculuğunun devam etmesi de bu tür bir şiddet için zemin oluşturan bir başka unsur. Dolayısıyla bu iklimin birkaç tane unsuru var. Koruculuk, modern araçların kullanılıyor olması ve PKK ile savaş. Bunlar geleneksel iklime eklenen unsurlar.

Geleneksel yapı ve modern çelişkiler

BBC: Mardin, aşiret yapısının Şanlıurfa’dan sonra belki en güçlü olduğu illerden biri.Bu geleneksel yapının tüm cumhuriyet tarihi boyunca sonlandırılamamış olması ve hala sürüyor olmasında modern çelişkilerin, çatışma durumu ve diğer çelişkilerin nasıl bir etkisi var? Bunları hangi mekanizmalar canlı tutuyor?

Mesut Yeğen: Bu çok kritik bir mesele. Bölgede geleneksel ilişkilerin çözülmediği birkaç yer kaldı. Urfa, Mardin ve Hakkari gibi. Bunlara baktığımızda, şöyle bir standart kalıp var karşımızda. Aslında PKK ile mücadelede devletin yanında duran kesimler aşiret yapılarını, geleneksel yapılarını devam ettirebiliyorlar.

Oysa bu mücadelede tarafsız kalanlar ya da DTP ve PKK çizgisinde kalan Kürtler genellikle geleneksel yapılarını devam ettiremiyorlar. Bu da şunu anlatıyor aslında bize. Kürtler arasında süre giden geleneksellik ve bundan türeyen arızalar. Aslında DTP’nin geliştiği yerlerde hızla ortadan kalkıyor, çözülüyor.

‘Aşiretler, tarımla ve ticaretle bir arada tutulamaz’

Bunun böyle olmasının şöyle bir önemi var. Bu yapının devam ettirilebilmesi aslında arızi bir durum. Geleneksel veya feodal dediğimiz ilişkiler bir destekle aslında devam ettirilebiliyor. Son 20 yılda bölgeye baktığımızda, aşiret tipli örgütlenmelerin, üç-beş bin kişinin sadakatini, tarımsal bir üretimle, ya da ticaret vasıtasıyla sağlamaları mümkün değil.

Genellikle bu sadakat, devletten aktarılan maddi yardımlar ve koruculuk gibi mekanizmalar ya da bir takım illegal faaliyetlere göz yumulması üzerinden gerçekleştiriliyor.

Güney Yıldız - BBC Türkçe / 06.05.09