DTP'nin Kürt sorununun çözümü konusunda adım atılması talebiyle başlattığı “Demokrasiye, barışa ve çözüme çağrı yürüyüşü” 10 Temmuz günü saat 17.00'de DTP Fatih İlçe Örgütü önünde milletvekillerinin de katılımıyla düzenlenen kitlesel basın çıklaması ile başladı. Mitinge DTP Eşbaşkanları Emine Ayna, Ahmet Türk, DTP'li milletvekilleri Akın Birdal, Hasip Kaplan, Sırrı Sakık ve Sebahat Tuncel katıldı.
Demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenlerin anısına yapılan saygı duruşu ile başlayan açıklama DTP İstanbul İl Başkanı Mustafa Avcı'nın yaptığı Kürtçe konuşmayla devam etti. Ardından, DTP Eşbaşkanı Ahmet Türk bir konuşma gerçekleştirdi. Türk konuşmasında, PKK'nin çatışmasızlık kararına vurgu yaparak, sürecin önemine değindi. Kürtlerin her alanda ve tüm kurumları ile barışa hazır olduğunu söyleyen Türk, KCK'nin çatışmasızlık kararının 15 Temmuz'da biteceğini hatırlatarak, “Biz bu ülkenin barışı için bütün çaba ve fikirlerimizi ortaya koyuyoruz. Artık ya barış, zafer ya da yok olma noktasındayız” dedi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Kürt sorunu konusundaki düşüncelerini de değerlendiren Türk, Abdullah Gül'ün “Kürt sorunu” diyerek, sorunun adını doğru koyduğunu ifade etti ve şunları söyledi: “Bir Kürt sorunu yaşanıyor, ancak bu aynı zamanda bir Türkiye sorunudur da. Eğer bir sorun varsa o sorunun sahipleri vardır. Bu sahipler oturur, çözüm projelerini ortaya koyar ve çözüm formüllerini ortaya çıkarır. Eğer bu halkın iradesini muhatap almazsanız samimi değilsiniz demektir.”
Kürt sorunu çözülmezse tehlikeli sürecin başlayacağını söyleyen Türk konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “Siz bu demokrasiye inanan, laik demokratik sistemi esas alan, Kürt sorunun çözümünü demokratik yollarla çözmek isteyenleri dikkate almazsanız inanın yarın Kürtlerin Hamas'ı, Hizbullah'ı çıkacak. O zaman daha tehlikeli bir yere gitmiş olacağız. Bu gün barış çabalarımızı önemli bir merkezden yapıyoruz. Bilinçli olarak İstanbul'u seçtik. Burası kültür başkenti olmaya aday. Bu gün buradan herkese çağır yapıyoruz. Cumhurbaşkanı, Başbakan ve siyasi partilere çağrı yapıyoruz. Gelişen bu barış sürecine katkı sunun. Katkı sunmazsanız bunun vebali sizin boynunuzdadır.”
DTP Eşbaşkanı Emine Ayna ise konuşmasında, Kürtler için çözümün adının özgür yaşam olduğunu belirterek, çözümün ve barışın önünde duranların artık çözüme olanak sağlaması gerektiğini söyledi. Türkiye'nin 85 yaşında genç bir ülke olduğunu söyleyen Ayna, bu genç ve dinamik ülkeye antidemokratik yasaların yakışmadığını, Anayasa'nın tek tek maddelerini değiştirmek yerine ilk maddesinden son maddesine kadar değiştirilmesi gerektiğini ifade etti. Ayna, Başbakan ve Cumhurbaşkanı'na Kürt sorununun demokratik yollarla çözümü konusunda çağrıda bulunarak şunları söyledi: “Bu çağrımıza kulak verin hepimiz kazanalım. Militarizmi koruyan bu anayasayı bir bütün değiştirelim. Tüm farklılıklar kendi ifadesini orada bulsun. Herkes ben vatanımı seviyorum diyebilsin. Barış için silahı elinde tutan bir kesim hazır barışa. Gelin siz de hazır olun. Çözümün tek adı demokrasidir, eşit yaşam, özgür, birlikte yaşamdır. Türkiye'deki tüm halklara ses veriyoruz. Sesimize ses verin hepimiz kazanalım”
“Demokrasiye, barışa ve çözüme çağrı yürüyüşü”, Adana, Urfa, Van ve Batman’ın ardından 15 Temmuz’da Diyarbakır'da yapılacak olan eylemle sona erecek.