Üniversite seçme sınavı sonuçlarının açıklandığı hafta sonundan bu yana “ÖSS depremi” yaşanıyor.
2009 ÖSS sonuçları, 30 bin öğrencinin sıfır puan aldığı, fen bilimlerinde Türkiye ortalamasının 4’te kaldığı, İstanbul, Ankara, İzmir gibi gelişmiş kentlerde ancak “dershaneye giden ve özel ders alan öğrencilerin” başarılı olabildiği eğitimdeki çöküşü yansıtıyor.
Hakkâri, Şırnak, Ağrı gibi iller dibe vurmuş durumda. Son sıradaki Ardahan’da eğitimciler, “yas” ilan ettiler. Eğitim yazarımız Abbas Güçlü, başarısızlığın nedenlerini irdeliyor.
Göç, geçim zorlukları, kalabalık sınıflar, sıkıntı içindeki öğretmen ve aileler, büyük kentlerdeki düşüşün temel nedenlerini oluşturuyor.
Aydın, Karaman, Kayseri, Denizli, Konya, Eskişehir gibi son yıllarda kalkınmanın motoru olan Orta Anadolu ve Ege illerindeki başarı ÖSS sonuçlarına da yansımış durumda.
Türkiye artan nüfusuna koşut, eğitimin kalitesini de yükseltmek zorunda.
Bütçeden en büyük pay eğitim ve savunmaya gidiyor. Ancak, eğitimde fırsat eşitliği sağlanamıyor, bölgelerarası dengesizlik giderilemiyor. Açıkta kalan öğrenci sayısını azaltmaya yönelik sistem değişikliklerine rağmen başarısızlık artıyor.
Bu yıl sınava girenlerin yüzde 60’ı fen sorularına dokunmamış. 251 bin öğrenci matematikten tek bir soru çözmemiş.
YÖK Başkan Vekili Prof. Dr. İsa Eşme, Milliyet’e şu değerlendirmeyi yapmış:
“Sıfır puan alan öğrencilerin sayısı artıyor. Fen bilimleri testini çözenlerde azalma var. Fen Bilimleri-1 soruları 9. sınıf ve önceki müfredatı kapsar. Bütün bu öğrenciler lise diploması taşıyor. Bu çocuklar neden bu noktalarda, araştırılması lazım. Milli Eğitim Bakanlığı’nın buna el atması lazım. Bu nitelik kaybı yükseköğretime yansıyacak.”
Dün Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu’yla konuştuk.
Çubukçu henüz bakanlık icraatları konusunda medyaya çıkmıyor, ÖSS sonuçları konusunda da yorum yapmaktan kaçındı, sadece “ÖSS başarıyı ölçen bir sınav değil, bir eleme sınavı. Çocuklara haksızlık etmeyelim” demekle yetindi. Doğum yeri olan Karaman’ın birinciliğinden memnundu.
ÖSS’nin adaletsiz ve eşitsiz bir sınav olduğu bilinmesine karşın yeni bir model, çözüm üretilemiyor.
Ortaöğretim de bu sınava göre yapılandırıldığı için, lise eğitimi giderek dershanelere terk edilmiş durumda. Özel dershaneye giden öğrenci oranı yüzde 90’a dayanmış! Öğrencilerin yüzde 20’si de özel ders alıyormuş. Bu sistemde yoksul kentler ve çocuklar zaten sıfır çekmeye adaylar!
Sınav sonuçları açıklandıktan sonra her yıl, üniversitelerdeki yığılma yerine mesleki ve teknik eğitime geçiş konusunda tartışmalar başlar. Raporlar uçuşmaya başlar. Arkası gelmez.
Ekonomik krizde dört gençten birinin işsiz olduğu Türkiye’de, üniversite mezunu olmanın sonuçları da ayrıca tartışılmalıdır!
Derya Sazak
Milliyet / 16.07.09