4 Mayıs 2010 Salı

Akıl verene bakın hele: 'Birand firecilere ve BDP’ye çattı'

Mehmet Ali Birand, hem AKP'deki fireci vekillere hem de BDP'li vekillere çattı...

'Meclis’te dün bir demokrasi ayıbı işlendi...' diye yazan Mehmet Ali Birand, özellikle BDP'li vekillere sert sözlerle yüklendi. Parti kapatma maddesinin düşmesi sonrasında BDP'nin kendi kuyusunu kazdığını ileri süren Birand, İmralı'ya dikkat çekti. Ardından Fireci Vekiller'e seslenen Birand, 'Eğer bir şeyleri ispat etmek istiyorlar idiyse, herhalde seçecekleri en son şey 8’inci madde olmalıydı' dedi.

İşte Mehmet Ali Birand'ın o yazısı
Anayasa değişiklik paketinin benim açımdan en anlamlı ve en doğru maddelerinden biri, parti kapatmayı zorlaştıran 8’inci maddesiydi. Hangi partiler kapatılır, biliyor musunuz? Silahlı mücadele çağırısı yapan, insanları bu yönde kışkırtan partilerin kapısına kilit vurulur. Yoksa sadece fikirlerini ortaya atan, bu fikirlerini savunanlar kapatılmaz. Bizde ise en kolay şey, parti kapatmak.

İşte bu hoyratlığa son verilecekti
Demokrasimize bir ince ayar yapılacaktı. Ne var ki, iç politik oyunlara kurban gitti. Bir yandan muhalefet bastırdı, öte yandan da BDP elini çekti ve madde düştü. Benim anlayamadığım iki nokta var. Bunlardan biri, BDP’nin tutumu.

Öcalan'ın mesajı mı etkili oldu
İnanamadım. Oysa bu maddenin Anayasa’ya girmesi durumunda, en çok bu parti rahatlayacak ve olası kapanma girişimlerinden kurtulacaktı. Acaba Abdullah Öcalan’ın bir süre önceki “Oylamaya katılmayın” mesajı mı etkili oldu? BDP kusura bakmasın, ancak bundan daha akılsız bir yaklaşımı benimseyemezlerdi. Bundan sonra da bir daha ağlamamalılar.

İkincisi de, AKP’den kaynaklanan fireler. Eğer bir şeyleri ispat etmek istiyorlar idiyse, herhalde seçecekleri en son şey 8’inci madde olmalıydı. Bu olay bana, bu ülkede siyaset yapmaya soyunanların ne kadar kısır görüşlü olduğunu bir defa daha hatırlattı.“AKP’ye darbe vurmak için her şeye HAYIR” diyen muhalefet partileri de, siyaseti uzun vadeli ve ilkeli bir duruş olarak görmeyen siyasetçiler de sınıfta kaldılar. Kısır döngüden kendilerini kurtaramadılar.

Hele BDP’ye ne demeli?
Ne diyeyim ki... Kendi kuyularını kendi elleriyle kazdılar. İçine düştüklerinde ağlamamalılar.