24 Kasım 2008 Pazartesi

Altınova'da Kürtlere rahat yok!

Balıkesir'in Ayvalık İlçesi'ne bağlı Altınova Beldesi'nde geçtiğimiz ay yaşanan ve iki kişinin ölümüyle sonuçlanan olayların ardından başlayan Kürtlere yönelik saldırılar devam ediyor. Kürtlere ait işyerlerinden alışveriş yapılmayan beldede, önceki gün de Kürtlere ait olduğu belirtilen bazı ev ve işyerlerinin camları kırıldı. Beldede yaşayan Kürt yurttaşlardan Süleyman Alan, Altınova'da Kürtlere yönelik geliştirilen baskıların devam ettiğini belirterek, 'Altınova'da bulunduğumuz mahalleden dışarı çıkamıyoruz, adeta hapsolmuş durumdayız' dedi.

Balıkesir'in Ayvalık İlçesi'ne bağlı Altınova Beldesi'nde gençler arasında sözlü sataşmayla başlayan kavganın 2 gencin yaşamını yitirmesiyle sonuçlanması üzerine, Kürtlere yönelik linç girişimlerine dönüşen olaylar bitmek bilmiyor. Beldede yaşayan Kürtlere 6-7 Eylül psikolojisi yaşatan, yıllardır yaşadıkları toprakları, evlerini, işyerlerini bırakarak beldeyi terk etmek zorunda bırakan olayların ardından, Kürtlere ait olduğu bilinen ev ve işyerlerine taşlı saldırıda bulunmak adeta 'moda' oldu. Hemen her olayın ardından Kürtlerin saldırıya uğradığı beldede son olarak önceki gün Kürtlere ait olduğu belirtilen bazı işyerlerinin camları kırıldı. Saldırılar her ne kadar kitlesel olmaktan çıkmış durumdaysa da, sistematik olarak devam etmesi akıllara 'Güvenlik önlemleri konusunda zafiyet mi var?' sorusunu da beraberinde getiriyor.

Altınova, Kürtler için açık cezaevine dönüştü

Beldede yaşayan Kürt yurttaşlardan Süleyman Alan, saldırıların belirli aralıklarla devam ettiğini belirterek, beldede Kürtler üzerindeki baskıların bitmediğini söyledi. Kürtlere ait işyerlerinden alışveriş yapılmadığını, Türklerin artık Kürt işçileri yanında çalıştırmadığını ifade eden Alan, 'Gündelik işlerde çalışan Kürtleri bile işe almıyorlar. Artık bulunduğumuz mahalleden dışarı çıkamıyoruz, adeta hapsolmuş durumdayız. Başbakan Erdoğan'ın, pompalı tüfekle vatandaşın üzerine ateş açan saldırganları koruduğu bir ortamda, bu saldırıların önüne nasıl geçecek bilemiyorum' dedi.

Altınova'da güvenlik güçleri kimi koruyor?

Alan, Altınova'da can güvenliklerinin olmadığını dile getirerek, defalarca başvurmalarına rağmen beldenin güvenliğinden sorumlu jandarmanın önlem alma konusunda herhangi bir girişimde bulunmadığını kaydetti. Saldırılarla ilgili jandarmaya yaptıkları başvurulara ilginç cevaplar aldıklarını belirten Alan, 'Başvuruda bulunduğumuz jandarma yetkilisi bize 'Burası Güneydoğu değil, burası terör bölgesi de değil. Olağanüstü güvenlik önlemleri almamız söz konusu olamaz. Biz polisin sahip olduğu yetkilere sahip değiliz, o yüzden müdahale yapamıyoruz' dedi' diye kaydetti.

Alan, olayın çıktığı gün faşist, ırkçı grup ile birlikte polis ve askerin de yürüyüş yaptığını ve Kürtler aleyhine sloganlar attığını hatırlatarak 'Kim bizim güvenlik önlemlerimizi alacak, kime güveneceğiz? 'Vatan canımız sana feda', 'Şehitler ölmez vatan bölünmez' sloganları atan güvenlik güçlerine mi güveneceğiz? Zaten bugüne kadar saldırıların failleri olarak hiç kimse yakalanamadı' diye konuştu.

'Altınova'yı terk etmemizi bekliyorlar'

Yıllarca komşuluk yaptığı ve aralarında hiçbir sorun yaşamadığı insanların bile Kürtlerin Altınova'yı terk etmelerini beklediğini kaydeden Alan, şunları söyledi: 'Geçenlerde yıllarca komşum olan vatandaşlardan biri bana 'Ne zaman gideceksiniz, nereye gideceksiniz' diye sordu. Bu durup dururken sorulan bir soru değildir. Birleri olayları tetikliyor, Kürt- Türk çatışması haline getirmek istiyor. Biz başka ülkeden gelmedik, biz bu ülkenin asli kurucularıyız. Bu ülkenin her karış toprağında emeğimiz ve hakkımız var. Bize kimse azınlık, bölücülük politikaları dayatmasın. Kim kimi kimin vatanından kovuyor. Buradaki halklarla hiç bir sorunumuz yok, bu olayları kanla beslenen ırkçı, şovenist bir kesim kışkırtıyor.'

DİHA