26 Kasım 2008 Çarşamba

Kafasına sıkmak benim yasal yetkim’

ANKARA - Ankara’da polisin açtığı ateş sonucu hayatını kaybeden, 17 yaşındaki Soner Çankal’ın kafasına ateş edildiği detaylı ‘ölü muayene tutağı’ raporuyla belgelendi. Çankal başının yanısıra göğsünden de iki kurşunla vurulmuş. Çankal’ı vuran polisin savunması ise tüyler ürpertici: “Ateş etmem Polis ve Selahiyetleri Kanunu’nun yetkileri dahilinde olmuştur.”
20 Kasım’da Çinçin Mahallesi’’de polis Çankal’ı öldürmüştü. Tanıklar, polisin 4-5 el ateş ettikten sonra Çankal’ı yaralı yakaladığını, polis H.Y’nin “Sonerse kafasına sık” demesi üzerine polisin Çankal’ı vurduğunu öne sürmüştü. ‘Ölü muayene tutanağı’ Çankal’ın kafasından vurulduğunu belgeledi.
Ceset üzerinde yapılan incelemede Çankal’ın vücudunda iki kurşun yarası ile kafa bölgesinde bir kurşun yarası bulunduğu tespiti yapılarak, “... ense kökünde 1x0,4 cm’lik muhtemel ‘ateşli silah mermisi çekirdeği yarası’ (ensede orta hattı şişlik mevcut olup bu bölgede yabancı cisim ele geliyor. Göğüs ön sağda parasitermal hat(kalp üzeri) ikinci kaburga aralığı üzerinde 1,5 cm’lik yırtık tarzında mermi yarası, toraks arkasında takriben 6-7 cm’lik muhtemelen mermi yarası tespit edildi” denildi.
Olay sonrasında ‘taksirle ölüme neden olma’ suçlamasıyla polis memuru V.K tutuklandı. V.K savcıya verdiği ifadede şunları söyledi: “Amirimiz aracı aramamız için talimat verdi. Biz kendi aracımızın kapısını açınca, (üç metre yakındık) şahıslar kaçmaya başladı. Ben bu şahsın peşinden gittim. Arkasında bağırarak ‘dur polis’ diyerek ikaz ettim. Görevdeyken bu olay başıma geldiği için benim ateş etmem de Polis Vazife ve Selahiyetleri Kanunu’nun yetkileri dahilinde olmuştur.”


İki el ateş ettim
V.K ifadesinde Çankal’a iki kez ikaz ateşi açtığını öne sürerek şöyle devam etti: “Şahıs bu ikaz ve ateş üzerine kayıp düştü, üzerine atladım. Şahıs bana vurmaya başladı. Ben de etkisiz hale getirmek için, silahın kabzasıyla kafasına doğru vurmaya başladım... İki şahıs daha geldi. Üçü bana çullandı. O arada boğuşma sırasında daha önce de ateş ettiğim için mermi de ağzında olduğu için silah elimde patladı(...) Ben iki el ateş ettiğimi hatırlıyorum. Bir tanesi yukarıda ikaz ateşiydi. Diğeri de boğuşurken elimde patlayan ateştir. (...)” dedi.
V.K’nın ifadesiyle diğer polislerin ifadeleri çelişkili. V.K, Çankal ve arkadaşlarının içinde oturduğu araca üç metre uzaklıkta olduklarını belirtirken; O.E.Ö, O.D adlı polisler söz konusu araca 100 metre uzaklıkta olduklarını belirttiler. Ayrıca V.K sadece iki kez ateş açtığını belirtirken, diğer polisler 4-5 el silah sesi duyduklarını savcıya aktardı.
Çankal ailesinin Avukatı Özgür Yılmaz, V.K’nın “Ateş etme yetkim var” açıklamasıyla ilgili “Bu olayda söz konusu maddeyle bağlantı kurulamaz. Tanıkların anlattığı kadarıyla polis önce Çankal’ı yakalamış, sonra vurmuştur” dedi.


Öldüren yasa
14 Haziran 2007’de yürürlüğe giren Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu’nda yapılan değişikliklerle polislere ‘kendisine karşı silahla saldırıya teşebbüs edenlere duraksamadan ateş edebilme’ yetkisi vermişti. Bu yasadan sonra polis ateşinde ölen kişi sayısı 18.