27 Şubat 2010 Cumartesi

Maden kazaları kader değil

TMMOB Maden Mühendisleri Odası, kazaların kader olarak gösterilmesine son verilmesini isteyerek, iş kazalarının son yıllarda arttığı madencilik sektörünün daha yakından izlenmesi ve değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Her işletmede risk değerlendirmesi yapılması, değerlendirme sonucunda çalışması uygun olmayan işletmelerin kapatılması gerekliliğine dikkat çeken Maden Mühendisleri Odası, tüm maden işletmelerinde maden üretiminin, mutlaka yeterli sayıda maden mühendisi nezaretinde yapılmasının önemine işaret etti.

TMMOB Maden Mühendisleri Odası, Balıkesir'in Dursunbey ilçesinde özel sektöre ait yer altı kömür işletmesinde meydana gelen kazayla ilgili bir açıklama yaptı. Açıklamada, 23 Şubat’ta gerçekleşen biri maden mühendisi,13 kişinin hayatını kaybettiği grizu patlaması ardından bölgeye oda yetkilileri ve iş güvenliği uzmanlarını gönderildiği, ocakta bilir kişi incelemesinin tamamlanmadığı ancak kazanın nedenlerinin henüz netlik kazanmadığı vurgulandı.

Maden sektöründe iş kazalarının son yıllarda belirgin bir şekilde arttığına dikkat çeken Maden Mühendisleri Odası, 2008 yılında 43 maden çalışanının iş kazası sonucu yaşamını yitirdiğini, 2009 yılında bu sayının 92'ye yükseldiğini, 2010 yılının ilk iki ayında ise 19'a ulaştığını kaydetti.

KAZALAR KAÇINILMAZ HALE GELİYOR
Kazalar incelendiğinde, madenlerin özelliklerine uygun işletme yöntemlerinin seçilmediğinin görüldüğünü dikkat çeken Maden Mühendisleri Odası, yeraltı madenciliğinde güvenli bir çalışma ortamının yaratılmasında olmazsa olmaz unsurlar havalandırma, tahkimat ve nakliyat projelerinden birinin veya birkaçının eksik ya da hatalı yapıldığı gözlemini paylaştı.

Açıklamaya göre çalışanların çalışma yaşamındaki ekonomik ve sosyal sorunları, eğitimsizlik, çalışanların veya işi yapan firmaların deneyimsizliği de buna eklendiğinde, kazalar kaçınılmaz hale geliyor.

İLKEL KOŞULLARDA ÇALIŞILIYOR
MMO'ya göre Türkiye'de yüksek risk taşıyan, kuralsız ve denetimsiz çalışan, mühendislik bilim ve tekniğinden uzak, teknik elemanın gözetim ve denetimi olmaksızın, tamamen ilkel koşullarda çalışan pek çok maden işletmesi bulunuyor.

Bugün her yeraltı kömür işletmesinin zorunlu kullanması gereken alev sızdırmaz, antigrizu makina ve ekipmanların bir ocakta var olmasının "örnek ocak" olarak adlandırılması eksik ve yanlış bir anlayış olarak değerlendiriliyor.

ACİL EYLEM PLANI HAZIRLANMALI
Maden Mühendisleri Odası'nın ocak facialarının önlenmesine yönelik çözüm önerilerinden bazıları şöyle: "-Kazaların önlenebilmesi için bilimsel ve teknik yatırımların yanı sıra, örgütlenmenin ve sendikalaşmanın önündeki engellerin kaldırılması, çalışma yaşamı ile birlikte çalışanların sosyal ve ekonomik yaşamları da iyileştirilmeli.

-Kazaların kader olarak gösterilmesine son verilmeli.

-İş güvenliği denetiminden birinci derecede sorumlu olan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, yaşanan iş kazalarının önlenebilmesi için görevlerini tam olarak yerine getirmeli ve mevzuatlarda yapılacak düzenlemelerle denetim mekanizmalarının güçlendirilmeli.

-İş Kanunu ve ilgili yönetmelikleri, madencilik sektöründe etkin denetlemenin yapılabilmesi bakımından yetersizdir ve ciddi sakıncalar içermektedir. Söz konusu mevzuat, yeniden gözden geçirilerek madencilik sektörünün özellik arz eden sorunları da göz önüne alınarak yeniden düzenlenmeli. İş Güvenliği Yasası odaların da görüşü alınarak acilen çıkarılmalı.

-Kaza sonrası organizasyon ve koordinasyonun, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı bünyesinde kurulacak bir birim tarafından yürütülmeli, buna ilişkin planlamaların bu birim tarafından geliştirilerek kaza sonrası yaşanan belirsizlikler giderilmeli.

-Tüm maden işletmelerinde maden üretimi, mutlaka yeterli sayıda maden mühendisi nezaretinde yapılmalı, ayrıca işyerinde her vardiyada daimi olarak maden mühendisi bulundurmayan işletmelere üretim izni verilmemeli.

-Teknik nezaretçi ve iş güvenliğinden sorumlu olan mühendis ücretini, denetlemek durumunda olduğu işyeri sahibinden almakta olup bu durum mühendisin işletme ile ilgili kararlarında özgür davranmasını engellemektedir. Bu açıdan, teknik nezaretçinin ve iş güvenliğinden sorumlu mühendisin özgürce karar verebilmesi ve görevini layıkıyla yerine getirebilmesi amacıyla, ücretini oluşturulacak bir fondan alması için gerekli yasal düzenlemeler acilen yapılmalı.

-Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, denetim elemanı olarak yararlanacağı maden mühendisi kadrolarını çoğaltarak denetimlerini artırmalı.

-Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın madencilikten sorumlu birimi olan Maden İşleri Genel Müdürlüğü'ne, yasa ile 'madencilik faaliyetlerinin iş güvenliği ve işçi sağlığı ilkelerine uygun yürütülmesini takip etme' görevi de verilmiştir. Bu kuruluş, madencilik sektörünün ihtiyaçlarına yönelik olarak yeniden yapılandırılarak, iş güvenliği ile ilgili denetim birimini oluşturmalı, personel kadrosu gerek nicelik gerekse nitelik bakımından geliştirilmeli.

-Her işletmede risk değerlendirmesi yapılmalı, değerlendirme sonucunda çalışması uygun olmayan işletmeler kapatılmalı." (Kaynak: anka)