24 Kasım 2009 Salı

Cinsel tacizde ayrı gayrı yok!

Boşandığı eşi tarafından baltayla otomobili parçalanan bir kadın. Yolu adliyeye düşen bir hafız. Bildiri dağıtan eylemci. Ortak yanları kadın olmaları ve güvenlik kuvvetlerince cinsel tacize uğradıklarını söylemeleri

Avukat Eren Keskin ve Fatma Karakaş’ın 12 yıldır yürüttükleri ‘Gözaltında Cinsel Taciz ve Tecavüze Karşı Hukuki Yardım Bürosu’ 2009 raporunu açıkladı.

‘25 Kasım Dünya Kadına Şiddetle Mücadele ve Dayanışma Günü’ dolayısıyla açıklanan rapora göre 2009 yılında 15 kadın karakolda, jandarmada ve cezaevinde uğradıkları cinsel taciz nedeniyle başvurdu. Suçlanan görevlilerden 14’ü polis, biri asker, beşi gardiyan.

Şikâyetçi kadınladan beşi cezaevindendi. Kadınlardan yedisi siyasi, sekizi adli sebeple gözaltına alındı veya cezaevinde bulunuyor.

14’ü polis, biri asker, beşi de gardiyanlarca tacize uğradığını öne sürdü. Şikâyetler doğrultusunda yedi suç duyurusunda bulunuldu. Sekiz kişi korktuğu için şikâyette bulunmadı. Beş kadına cezaevindeki kötü muameleyi şikâyet ettikleri gerekçesiyle soruşturma açıldı. Büroya başvuran 15 kadından üçünün iddiaları şöyle:

Eşinden ayrılmış bir kadın...

S.M: Ticaretle uğraşıyorum. Mayıs 2007’de boşandım. Bir kızım var. Çocuğun velayeti bende. 5 Eylül’de eski eşim çocuğu alıp getirmedi. Babası, 23 Eylül’de arayıp ‘Çocuğu gel al’ dedi. Eski kocamın evine gittim. Kapıyı kimse açmadı. Bir taksi geldi. Saat 01.30’du. Eski eşim arabadan baltayla inip arabamı parçaladı, sonra bana da vurdu. Şoför beni kurtardı. 155’i aradım. Üç polis geldi. Biri, “Orospu, karakola gelmeyeceksin” dedi. İtiraz edince beni zorla otoya bindirdi. Diğerleri beni elinden almak istese de direniyor, küfür ve hakaret ediyordu. “Onu bana verin, ben onu s...” diyordu. Eşarbımla boğazımı sıktı. Merter Şehit Osman Kahraman Polis Karakolu’na götürüldüm. Odada beklerken de küfretti, tekme ve tokatla vurdu, gaz sıktı. Buna rağmen polise karşı geldiğim için nezarete konuldum.

Bir hafız

B.Ç: Hafızım. Geçen 25 Aralık’ta, bir davayla ilgili Beyoğlu Adliyesi’ne gittim. Duruşma listesinde adımı ararken bir adliye görevlisi “Yardım edeyim mi?” dedi. Reddettim. Teklifi defalarca tekrarladı. Tepki gösterince, hakaret etti. Bir ara, ben camdan bakarken, yanıma gelip “Burada durma, ben duracağım” deyip kovdu. Bu sırada kadın polise şikayet etti. Polis, üst araması sırasında cinsel organımı tutup insanların gözünün önünde sıktı. Bayılır gibi oldum.

Bir gösterici...

G.K: Geçen 22 Ekim’de ‘Kürt sorununda adil onurlu demokratik barış’ yazılı bildirileri dağıtırken arkadaşımla gözaltına alındım. Üçyüzlü Polis Karakolu’nda ayrı odalara alındık. Kadın polis, giysilerimi çıkarmamı isteyince itiraz ettim. Bunun üzerine, ‘Ağzına şarjör boşaltırım’ dedi. Bu esnada diğer odadaki arkadaşım tepki gösterince küfür ve tekmelerle yere yatırıldı. İki polis zorla üzerimdekileri çıkardı. Kaba dayak ve cinsel küfürlerle ceketimi, bir süre sonra diğer giysilerimi çıkarttılar. İç çamaşırlarım kaldı. Sonra onları da çıkartıp vajinal arama yaptılar. Arada mola verilen arama 45 dakika sürdü.