26 Eylül 2009 Cumartesi

Kapitalizmi onarım zirvesi; G-20


Küresel ekonominin ana aktörleri G-20 Zirvesi için Pittsburgh'ta toplandı.
Küresel ekonomik ve finansal sistemi güçlendirmek amacıyla bir araya geldiler.!
Kapitalizmin geçen sene öngöremedikleri spekülatif bir balon gibi patlamasının ardından ortaya çıkan tahribatı bertaraf etme çabasındalar.

Küreselleşmenin merkeziyetçi, kapitalist örgütlenmesi, tek elden dünya ekonomisini yeniden yapılandırıyor.

Kapitalizmin kural ve sınır tanımaz hareketlerinin dünyayı sürüklediği felaketi biraz fark etmiş olsalar da, müdahale edebilecekleri bir model arıyorlar.
Daha korumalı ve daha kontrollü bir küresel sistem peşindeler.

Hala ABD ve İngiltere kriz faturalarıyla uğraşıyor, AB ülkeleri dağınık ve kırılgan bir dönemde, Rusya ve Çin ise küresel güç olmak istiyor.

Göstermelik yanı ağır basan zirveden çıkacak çare olmayacak.

Aradan geçen 1.5 yıllık sürede ekonominin tepe taklak gidişi sürerken, liderler cılız işaretleri kamuoylarına 'iyileşme'gibi anlatmak zorunda kalıyorlar...

Bozulan küresel ekonomik dengenin giderilmesi için zirvede çeşitli reformların ve canlandırma paketlerinin uygulamaya gireceğinden söz ediliyor.

Kapitalizmin kendi açgözlülüğünün zararı kardeşçe bölüştürülecek.
Bu reformların da IMF yönetimi tarafından bizim gibi ülkelere dikte ettirileceği kesin.

Gelecek hafta IMF ve Dünya Bankası bütün kadrolarıyla Türkiye'de olacak.

Kamu harcamaları ve ücretleri daha da aşağıya çekecek reçeteler kapıda.
Milyonlarca insanın hayatını etkileyecek kararların ve politikaların adresi olan G-20 aslında küresel şirketlerin ve bankaların varlığını koruma üzerine odaklanıyor.

Kapitalist örgütlenmenin küresel ölçekte eşgüdümlülüğünü hedefleyen bu toplantıya katılan ülkeler dünya ekonomisinin % 85'ini oluşturuyor.

Dünya GSMH'ın da %90'ını ellerinde tutuyorlar.

Eskiden G-8 adıyla bilinen bu yapı Çin ve Hindistan'ın da dev ekonomileriyle büyümesi üzerine G-20 olarak örgütlendi.

Türkiye, Endonezya, Arjantin, Brezilya, Meksika, Suudi Arabistan, Güney Amerika da G-20 üyesi ama belirleyicilikleri yok.

Dünya ekonomisini tek elden yöneten kararların merkezinde küresel aktörler yer alıyor.

Finans ve sanayi üretiminde yaşanan büyük krizin, kapitalist örgütlenmenin kendi çıkarlarını gözeten anlayışla aşılacağı söyleniyor.

Yani küresel şirketlerin 'karlılığına' yönelik süreçler olarak tasarlanacak.

Bu da dünyadaki altı milyarın daha da yoksullaşmasıyla eşzamanlı gerçekleşecek.

Sosyal patlamaların, siyasi krizlerin, iç çatışmaların tırmanacağı öngörülüyor.

Pittsburgh'taki toplantı öncesinde küreselleşme karşıtlarının gösterileri başlamıştı.

'Önce İnsan' sloganıyla gösteri yapanlar, bu kapitalist krizin faturasını ödemeyeceklerini de haykırıyorlar...

Avrupa'da ve ABD'de artan sosyal huzursuzluk G-20 Zirvesi'ne tepkiyi şiddetlendiriyor.

Savaş sanayi ve finans sektörünün arsız iştahına karşı insanlar bedel yüklenmek istemiyor.

Yükselen öfkenin doğru okunması gereken zamanlardayız.

Nihal Kemaloğlu