19 Aralık 2008 Cuma

10 mahkum öldüğüyle kaldı!

Ankara - Ulucanlar Kapalı Cezaevi’ne 9 yıl önce düzenlenen ve 10 mahkumun ölümüyle sonuçlanan operasyonla ilgili davada yargılanan 161 jandarmaya “ceza verilmesine yer olmadığına” karar verildi. Vatan’ın haberine göre mahkeme, sanıkların öldürme ve yaralama fiillerini yetkili makamların emrini yerine getirmek için işledikleri gerekçesiyle beraat değil, “ceza verilmesine yer olmadığı” kararı verdi. Jandarmalar arasında Hrant Dink cinayetine ilişkin istihbaratların gereğini yapmamakla suçlanan albay Ali Öz de var.

Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi, 26 Eylül 1999’da yapılan, 10 mahkumun öldüğü, çok sayıda mahkumun yaralandığı operasyonla ilgili davayı sonuçlandırdı. Kararda jandarmalara ceza verilmemesi, “beraat” diye geçmedi, sanıkların öldürme ve yaralama fiillerini işledikleri, ancak bunu yetkili merciin emri ile yaptıkları belirtilerek “ceza verilmesine yer olmadığı” belirtildi.

Albay Öz de var..

Mahkemenin gerekçeli kararında, jandarmanın sadece arama yapılacağı uyarısına rağmen mahkumların slogan atarak direnişe geçtikleri ve molotof kokteyli, silah ve tüplerden yaptıkları lav makineleri ile karşı koydukları anlatılan kararda, jandarmanın aldıkları emri yerine getirmek ve saldırıları bertaraf etmek için zor kullandığı iddia edildi. Kararda, Cemal Çakmak isimli hükümlünün elindeki av tüfeği ile Aziz Dönmez, Zafer Karabıyık, İsmet Kavaklıoğlu’na ateş ederek öldürdüğü, Nevzat Çiftçi’nin ise belirlenemeyen bazı mahkumlar tarafından bıçaklanarak öldürüldüğü öne sürüldü. Operasyon sırasında direnen mahkumların elinde silah bulunduğu iddialarına ise operasyondan sonraki tarihlerde koğuşlarında cep telefonu bulunan itirafçı mahkumlar Engin Demir ve İrfan Durmuş’un ifadeleri kanıt olarak gösterildi. Mahkeme, operasyon tarihinde yürürlükte olan eski TCK’nın 49. maddesindeki, “Kanunun bir hükmünü veya salahiyettar bir merciden verilip infazı vazifeten zaruri olan emri icra suretiyle işlenen fiillerden dolayı ceza verilmez” hükmü nedeniyle jandarmalara ceza verilemeyeceğine hükmetti.

Yani mahkeme, jandarmaların yetkili merciden aldıkları emri yerine getirdikleri gerekçesiyle mahkumların ölümünden sorumlu tutulamayacaklarına karar vermiş oldu. O dönem Ankara İl Jandarma Alay Komutanlığı’nda Yarbay olarak görev yapan Ali Öz, Binbaşı Zahit Engin, Çankaya İlçe Jandarma Bölük Komutanı Yüzbaşı Muhittin Ateş, Jandarma Okullar Komutanlığı’nda görevli Yüzbaşı Nevfel Denizyılmaz ile birlikte yargılandı. Öz, bir duruşmada Cumhuriyet Savcılığı’nın cezaevinde arama yapılmasını istediğini, operasyonun bunun üzerine düzenlendiğini belirtmişti. Öz, tutukluların direnmesi üzerine bir jandarma erine zimmetli uzun namlulu silahı alıp “uyarı ateşi” yaptığını anlatmıştı.