31 Aralık 2008 Çarşamba

Satılık gelin' olarak batı illerine giden kadınların dramı

'Ağrı, Muş, Kars, Iğdır ve Van'dan batı illerine başlık parasıyla 'satılan' Kürt kadınlarının dramı bitmek bilmiyor. Dilinden, kültüründen koparılarak kendinden yaşça çok büyük erkeklere 'satılan' bu kadınlardan Afyon'un Şuhut İlçesi Erenler Köyü'ne 20 yıl önce kendinden 22 yaş büyük biriyle evlendirilen Naime Ertan, 'Çalınmış hayatımızın bedelini kimden isteyeceğiz?' diye isyan etti.

Başlık parası karşılığı zorla evlendirilen, taciz ve tecavüze uğrayan, töre cinayetlerine kurban giden kadınların trajedisi bitmek bilmiyor. Ağrı, Muş, Kars, Iğdır ve Van gibi Kürt illerinden yoksul ailelerin çocuk yaştaki kadınları kendilerinden yaşça çok büyük erkeklerle evlendiriliyor. Yönetmen Aydın Sarman'ın 16 yaşında yoksul bir Kürt kadınının kendinde 40 yaş büyük bir erkeğe eş olarak satılma öyküsünü anlattığı Jan Jan isimli sinema filminin gerçeğini Afyon'un ilçelerinde rastlamak mümkün. Afyon'un Şuhut İlçesine bağlı Erenler Köyü'nde yaşayan Karslı Naime Ertan bu kadınlarsan sadece biri. 20 yıl önce yani 16 yaşında başlık parası karşılığında kendisinden 22 yaş büyük olan biriyle evlendirilen Ertan, 'Benim gibi bu köyde en az 30 kadın var' dedi. Ertan, kadın kimliğinden, etnik kimliğinden, dilinden ve kültüründen koparılış öyküsünü şöyle anlattı: 'Yoksul bir ailede büyüdüm. 16 yaşındayken babam 'Seni biriyle evlendiriyorum' dedi. Sesimi çıkaramadım. Sonra aracılar anlaştı. Bir gün beni otobüse oldukça yaşlı bir adamın yanına bindirdiler. Baktım ki bu adammış benim eşim. Babamdan daha büyük bu adamla birlikte Erenler Köyü'ne geldim. Burada yaşadıklarım ise getiriliş hikâyemden bile acı oldu.'

'Dilim, kültürüm, kimliğim her şey yasak'

Erenler Köyü'nde kendisiyle aynı durumda olan ve yerli halkın 'satılık gelin' diye adlandırdığı 30 kadının daha bulunduğunu belirten Ertan, 'Aileme çok kızgınım. Çünkü beni satmak için yetiştirdiler. Buralarda eş bulamayan 'kör, topal, deli, yaşlı, içkici, kumarbaz adamlara para karşılığında satılıyoruz. Hiçbir değeri olmayan ve başkalarının ihtiyaçlarını karşılamak için dünyaya gelmiş kadınlarız. Kapı önüne dahi çıkamıyoruz. Kimlerle görüşüp görüşmeyeceğime bile kocam karar veriyor. Bizler kendimizi koyun gibi hissediyoruz' dedi.

3 çocuğu olduğunu ve 20 yılda ailesini sadece 2 defa görebildiğini söyleyen Ertan şunları söyledi: 'Biz, herkesin unuttuğu ve kaderimizi yaşamaya terk edilmiş kadınlarız. Dilimizi kültürümüzü geleceğimizi para için sattılar. Geldiğimiz yerde ise dışlandık horlandık. Çalınmış hayatımızın bedelini kimden isteyeceğiz. Çevremizdekiler gibi davranmak onların istediği gibi giyinmem konuşmam isteniyor. Bir keresinde annem beni ziyarete gelmişti ve onunla Kürtçe konuştum. Eşimin ailesi hemen 'sen bizim hakkımızda mı konuşuyorsun? Bir daha bizim dilimiz dışında konuşma' diye tepki gösterdi.'

'Çocuklarım bile benim yüzümden dışlanıyor'

Afyon'un Şuhut İlçesi'nde yaşayan Rahime Öztaş adlı kadın ise 4 kız kardeşiyle birlikte para karşılığı evlendirildiğini söyledi. 17 yıl önce Ağrı'dan kendinden 16 yaş büyük birine satılarak geldiği Şuhut'a daha sonra 3 kız kardeşinin geldiğini belirten Öztaş, 'Benden küçük kız kardeşlerim de başlık parası karşılığında buraya geldiler. İlk zamanlar çok zorluk çektik, Çevre tarafından dışlandık. Memlekete ailemizi görmeye gidememek çok üzüyordu' dedi.

4 çocuğunun olduğunu ve horlanıp dışlanan bir annenin çocukları olmaktan kaynaklı çocuklarının da sıkıntı çektiğini, çevre tarafından 'sizin anneniz satılık gelin' diye aşağılandıklarını belirten Öztaş, şunları söyledi: 'Çocuklarıma kendi kültürüme ait şeyler verememenin sıkıntısını yaşıyorum. Kızım liseye gidiyor ve 17 yıldır tek bir kere Ağrı'ya gitti. Okulda toplantısı olduğunda beni Kürtçe konuşmamam ve düzgün Türkçe konuşmam konusunda uyarıyor. Hala Türkçeyi düzgün konuşamıyorum diye dışarıda konuşmaya çekiniyorum. Onların şivesiyle Türkçe konuşmaya çalışıyorum.'

'Okuldan alıp başlık parası karşılığı sattılar'

Lise birinci sınıf öğrencisiyken yaklaşık bir yıl önce Muş'tan kendisinden 18 yaş büyük ve dul biriyle evlendirilerek Afyon'un Dinar İlçesi Muratlı Köyü'ne gelen 16 yaşındaki Belkız Kınık da okulunun yarım kalmasına çok üzüldüğünü söyledi. Kınık ise hikâyesini şöyle anlattı: 'Ben okumak istiyordum fakat bir tanıdık aracılığıyla görücü gelip başlık parasını yüksek verince sorgusuz sualsiz evlendirildim ve tanımadığım başka bir hayata başlamak zorunda kaldım. Bizim oralarda yoksul aileler kızlarına mal gözüyle bakıyor. Benden önce batıya giden gelenleri biliyordum. Ancak ne yazık ki aynı durum benim de başıma geldi. Burada nasıl dayanacağımı bilmiyorum. Kimseyle konuşamıyorum. Eşim yaşlı olduğu için gözüm dışarıda olmasın diye kapı önüne bile çıkarmıyor. Yaşadıkları yerlerde eş bulamayan yaşlı, dul yada başka kusuru olan insanlar, biraz parası olunca gelip doğuda Kürt kızlarını satın alıyor. Birinin bu gidişata dur demesi lazım. Bu çağda bu bizim kaderimiz olmamalı.'

AFYON-DİHA