27 Ağustos 2009 Perşembe

Diyarbakır'da kadına yönelik bir 'tehdit, takip ve taciz' olayı daha


Radyo Gün çalışanı Ruhat Emekçi, son iki aydır kimliği belirsiz kişilerce telefonla tehdit edilip, dışarıda yaya ve sivil araçla takip edildiğini ve evinin kapısına gelen sivil giyimli kişilerce kapısının çalınarak rahatsız edildiğini belirterek, İHD Diyarbakır Şubesi'ne başvurdu.

Diyarbakır'da yerel yayın yapan Radyo Gün çalışanı Ruhat Emekçi'nin son iki aydır kimliği belirsiz kişilerce telefonla aranıp tehdit edildiğini, yolda yürürken takip edildiğini ve kaldığı eve gelen kişilerce rahatsız edildiğini belirterek İHD Diyarbakır Şubesi'nde basın toplantısı düzenledi. Açıklamaya Emekçi'nin yanı sıra DTP Kadın Meclisi, Gün Radyo çalışanı kadınlar, SELİS, Bağlar Kadın Kooperatifi, DİKASUM'un da aralarında bulunduğu çok sayıda kadın kurumu temsilcileri katıldı.

'Kadına yönelik taciz ve takip arttı'

Konuya ilişkin açıklamayı yapan İHD Diyarbakır Şube Yöneticisi Necibe Perinçek, dünyada toplumun demokratikleşmesi, haklar, özgürlükler ve kadının özgürlüğü için mücadele veren tüm kadınların egemen sistem ve devlet aygıtı tarafından sürekli olarak baskıya uğradığını söyledi. Türkiye'de de kadına yönelik hak ihlallerinin bilançosuna bakıldığında gözaltında taciz, tecavüz, cinsel fiziksel işkence gibi yöntemlerin uygulanarak kadına sistematik bir yönelimin olduğunu dile getiren Perinçek, 'Bu ülkede yaşayan halkların sonsuz acı çekmesine ve kaybına yol açan Kürt sorununda demokratik mücadele içinde aktif olan kadınlara yönelimlerin devam etmesi bizler açısından son derece düşündürücüdür.

Sadece İHD Diyarbakır Şubesi'ne son iki ay içerisinde başvuran DÖKH aktivisti 10 kadın, sivil giyimli güvenlik görevlilerin yasa ve hukuk dışı takiplerine, tehditlerine, sözlü ve fiili cinsel saldırısına maruz kaldıklarını ifade etmişlerdir' dedi.

'Tehdit, takip, taciz'

Son olarak Radyo Gün'de cezaevi koşullarına ele alan Kentin Öteki Yüzü isimli programı yapan Ruhat Emekçi'nin son iki aydır benzer şekilde taciz, tehdit ve takip edildiğini kaydeden Perinçek sözlerini şöyle sürdürdü: 'Emekçi, programdan sonra radyonun bilinmeyen numaralardan arandığı, hakaretlere maruz kaldığı, cezaevi programını devam ettirmesi halinde de 'başına gelecekleri sen düşün' şeklinde tehdit edildiğini belirtmiştir. Emekçi, aynı zamanda tehditlerin yanı sıra dışarıdayken yaya kişiler ve sivil araçlar tarafından takip edildiğini, 19 Ağustos günü sabaha karşı evinin kapısına gelen sivil giyimli kişilerce kapısının çalındığı, kapıya gelen kişilerin 'biz Muhammet Ali'yi arıyoruz burada mı' diye soru sorduğunu, Emekçi'nin böyle bir kişinin burada oturmadığını belirtmesine rağmen bir süre sonra aynı kişilerin kapıyı çaldığını ama kapıyı açmadığını, kapının arkasından niye geldiklerini sorması üzerine aynı şekilde cevap verdiklerini söylemiştir.'. Emekçi'nin evine aynı gün gece saat 03.00 sıralarında yine aynı kişilerce gelindiğini ifade eden Perinçek, gelen iki kişinin eşkalini ise şöyle açıkladı: 'Koyu siyah saçlı, esmer kilolu ve ortalama 1.75 boylarında, bıyıksız. Diğer kişi ise orta boylu, saçlarının ön tarafı dökülmüş, açık tenli, kilolu, burnunun sağ tarafında iri bir ben olduğu şeklinde tariflenmektedir.'

Perinçek, İHD'ye geçtiğimiz Temmuz ayında kadınlara yönelik cinsel işkence ve polis tacizini de hatırlatarak, şikayet ve savcılık soruşturmasına rağmen, bugüne kadar faillerin bulunmadığını belirterek, 'İstenmesi durumunda faillerin aynı gün bulunabileceğinden eminiz' dedi. Perinçek son olarak konuya ilişkin Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunduklarını ve olayın takipçisi olacaklarını söyledi

DİYARBAKIR
DİHA