20 Ağustos 2009 Perşembe

İnfaz edilen Ebubekir Deniz ve Serdar Danış Cudi Dağı’na gömüldü


Kayseri İl Jandarma Alay eski Komutanlığı yapan Cemal Temizöz hakkında Şırnak’ta işlenen “faili meçhul cinayetlere” ilişkin açılan davanın kilit isim Mehmet Nuri Binzet, 25 Ocak 2001 tarihinde Silopi Jandarma ilçe Merkezi'ne götürüldükten sonra kendilerinden haber alınamayan HADEP'li Ebubekir Deniz ile Serdar Danış'ın, öldürüldükten sonra Cudi Dağı eteklerindeki Süryani Köyü yakınlarında gömüldüğünü açıkladı.

Şırnak'ın Cizre ilçesinde “faili meçhul” cinayetlerle ilgili ifade veren ve aralarında Cemal Temizöz'ün de bulunduğu 7 sanık hakkında ömür boyu hapis istemiyle dava açılmasına neden olan sanık Mehmet Nuri Binzet, iddianamede yer almayan ek ifadelerinde çarpıcı açıklamalarda bulundu.

"Cudi daği eteklerinde gömüldü"

Vatan Gazetesinde yer alan haberde şunlar kaydedildi: “Cizre Belediye eski Başkanı Kamil Atak'ın kardeşi olan ve halen adli bir suç dolayısıyla Midyat Cezaevi'nde bulunan Mehmet Nuri Binzet, Silopi İlçesi'nde 25 Ocak 2001 tarihinde, ilçe Jandarma Komutanlığı'na götürüldükten sonra haber alınamayan HADEP'li Ebubekir Deniz ve Serdar Danış'ın, öldürüldükten sonra Cudi Dağı eteklerindeki Süryani köyü yakınlarında gömüldüğünü” ileri sürdü.

Mehmet Nuri Binzet, ifadesinde Silopi İlçesi'nde HADEP'in teşkilatlanmasını sağlayan Ebubekir Deniz ile Serdar Danış'ın, dönemin Silopi Belediye Başkanı DYP'li Neşet Öktem'in talimatıyla öldürüldüğünü düşündüğünü açıkladı. Binzet, şöyle dedi:

"Bir toplantı dönüşü Hazım Babat ile ağabeyim Kamil Atak evde konuşurken, kendilerine servis yaptığım sırada olayı öğrendim. Daha sonra bu konuşulanların üzerinden 5 ay kadar süre geçtikten sonra Ebubekir Deniz ve Serdar Danış'ın PKK'dan kopmuş olan itirafçı grup tarafından öldürüleceklerini de bu konuşma sırasında duymuştum. Konuşulanlardan 5 ay sonra bu grup tarafından Silopi ilçe merkezinden kaçırılarak Cudi Dağı'na götürülüp öldürüldüğünü biliyorum. Hatta Ağabeyim Kamil Atak ile Hazım Babat aralarında konuştuklarında Hazım Babat ağabeyime, `Cizre, HADEP'ten Ali Güven, Cemal Güven ve Mehmet Dilsiz'i öldürmemiz halinde bu önce senden bilinecek. Bir bakalım Silopidekiler halledilsin. Medyaya yansısın. Sonra soruşturma başlatılıp başlatılmadığını görelim, ona göre burayı da hallederiz."

Binzet, anladığı kadarıyla Silopi Belediye Başkanı Neşet Öktem'in, Silopi'de bulunan HADEP'in teşkilatını sağlamaya çalışan Ebubekir Deniz ile Serdar Danış'ın ortadan kaybedilmesi taraftarı olduğunu öne sürdü. Mehmet Nuri Binzet şöyle devam etti:

“Hazım ve ağabeyim Kamil Kuzey Irak ile Türkiye arasındaki tampon bölgede öldürülmesinin, yanlarına da silah ve yiyecek bırakılmasını, bu şekilde operasyon sırasında Türk askeri birlikleriyle karşılaştıkları ve girilen çatışmada PKK terör örgütüne bu şekilde silah ve yiyecek taşıyan kişiler süsü verilmesini istiyordu. Bu plan ağabeyim Kamil ve Hazım Babat'a daha mantıklı geliyordu. Ebubekir ve Serdar'ın öldürülmesine kamuoyu yüksek tepki gösterince Cizre'de HADEP teşkilatlanmasını sağlamaya çalışan Ali Güven, Cemal Güven ve Mehmet Dilsiz'in öldürülmesine cesaret edilemedi. Ağabeyim Kamil Atak ile Hazım Babat bir araya geldiğinde HADEP'ten Belediye Başkanlığını almanın zor olduğunu, ancak DYP'den milletvekilliği almalarının daha kolay olacağını konuşuyorlardı."

Komutan: Bunlar birilerini öldürecek

Ebubekir Deniz ile Serdar Danış'ın kaybolduğu dönemde Levent Ersöz'ün Şırnak Jandarma Komutanlığı görevini yaptığını anlatan Mehmet Nuri Binzet, "Cudi Dağı eteğinde Süryani köyü vardır. Bu köye götürülerek orada öldürüldüğünü düşünüyorum. Ne şekilde öldürüldüklerini bilmiyorum. Çünkü bu köyün yakınlarında düzenlediğimiz bir operasyonda, bir BTR aracıyla birkaç sivil askeri personel bulunduğumuz noktaya geldi ve bizden kazma kürek istedi. Korucu olan tim komutanımız Cabbar Özkan bir gün bana gelerek, `Bu adamlar bir kişi gömmek için bize 3 gün operasyon yaptırıyorlar' dedi. Ben de ne olduğunu sorduğumda, `Bir kişiyi gömüyorlar' dedi. Hatta `Bana verseler ben bu adamı alıp kendi bahçeme gömerim' diyerek gülüyordu. Bu nedenle buraya gömülmüş olacağını düşünüyorum" diye ifade verdi.

Binzet, JİTEM'in 1994-99 yılları arasında HADEP'in bu yörede teşkilatlanmasına izin verilmediğine değinerek, "Teşkilatlanması sağlanamadığı için HADEP buradan aday dahi çıkaramıyordu. Ağabeyim Kamil ve Silopi Belediye Başkanı Neşet'in amacı teşkilatlanmayı önleyerek HADEP'in önüne geçmek ve belediye başkanlıklarını sağlamaya çalışıyorlardı. 1995 genel seçimlerinde DYP'den 3 milletvekili adayı çıkarılması istendi. Yapılan anlaşmada Şırnak'tan 3 milletvekilinden biri Şırnak'ta bulunan Tatar ailesinden, birisi de Silopi'deki Ökten ailesinden, diğeri de Cizre'de Ağabeyim Kamil'in göstereceği birinin aday olması kararlaştırıldı. İlk iki sırada olanlar kazandı" diye konuştu.

"13 pkk'li öldürdü, ödülü tatil oldu"

Mehmet Nuri Binzet, Şırnak'taki 23'üncü Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Necat Müldür tarafından, 13 “terörist”in öldürülmesinde gösterdiği üstün hizmet nedeniyle İstanbul'da tatil ile ödüllendirildiğini ileri sürerken, "Hadımköy Orduevi'ne gittim. Orada beni daha önceden tanıştığım Ersin astsubay karşıladı. Sivil olarak görev yapıyordu. Orduevine girişim sırasında kimliğim alındı. Resmi işlem yapılıp yapılmadığını bilmiyorum. 3 gün orduevinde kaldım. Orduevinde bulunduğum sırada Necat paşa benim çatışmada gösterdiğim başarıdan bahsetmiş olacak ki, rütbeli subaylar ve bir paşa bana olayı anlattırıp dinledi. Birlikte içki içtik. Sonraki günler Hilton oteline giderek Ersin Astsubayla burada kaldık" dedi.