18 Ağustos 2009 Salı

Öcalan’ın ‘yol haritası’nın ipuçları belli oldu


Kürt sorununun çözümü için yol haritasını 15 Ağustos’ta açıklayacağı duyurulan, ancak daha sonra çalışmalarını yetiştiremediği belirtilen PKK lideri Abdullah Öcalan, müebbet hapsini çektiği İmralı’da avukatları aracılığıyla yaptığı açıklamada, ‘yol haritası’nın ipuçlarını verdi. ‘Kuzey Irak’taki gibi federal bir devleti verseler de almayacağını’ söyleyen Öcalan, çözüm modelini anlatırken, “Devlet olacak, diğer tarafta da demokratik Kürt ulusu olacak. Kürtler devletin varlığını tanıyacak, kabul edecek. Devlet de Kürtlerin demokratik ulus olma hakkını kabul edecek” dedi. Yeni bir sürecin başladığını anlatan Öcalan, yeni dönemin, Mustafa Kemal’in Cumhuriyet’i kurması kadar önemli olduğunu savundu. Öcalan, “Geç oldu ama iyi olacak. 1920’lerde başlanan işi şimdi tamamlayacağız. O zaman Cumhuriyet kuruldu, şimdi demokratikleştirilecek” dedi. El yazısı ile yazdığı yol haritasının bir defterini tamamladığı, diğer defteri gelecek hafta çarşamba gününe yetiştirmeye çalıştığı bildirilen Öcalan’ın, önceki gün avukatlarıyla yaptığı görüşmede söyledikleri, Fırat Haber Ajansı (FHA) tarafından yayımlandı.
Öcalan, yayınlanan metne göre Kürtlerden çözümü kendilerinin bulmasını isteyerek, “Sorumluluğu sadece benim üzerime atarak bu işler yürümez. Bir şeyler gelişiyorsa sürece onlar da dahil olacaklar. Bir yerlerde hazırlansın, ben de emre uyayım demekle olmaz. Bir yerden ısmarlama çözümler beklemek, çözüme, başarıya götürmez. Bu işi beraber götüreceğiz” dedi. DTP’nin de aralarında bulunduğu partilerin bu yeni dönemi derinlemesine anlaması gerektiğini söyleyen Öcalan, MHP ve CHP’nin sürece engel olması halinde yeni dönemin ruhunun altı aya kalmadan iki partiyi de bitireceğini savundu. AKP’nin de daha fazla bekleyemeyeceğini söyleyen Öcalan, “AKP, yeni yılı bile bekleyemez, tatmin edici, derin açılımlar yapmazsa dağılıp gider” dedi.
Amerika ve diğer siyasi güçlerin yeni bir tarzla Ortadoğu’da politika yürüteceği görüşünü dile getiren Öcalan, “Bu süreçte PKK’nin de olmasını istemiyor, ancak bunu zorla, silahla bitiremeyeceğini anlamış durumda. PKK’yi de silahsızlandırmak istiyor ama bizimle de uzlaşmak zorunda. Bir uzlaşma doğacak” değerlendirmesinde bulundu. Yeni dönemin ABD ve Britanya’nın 200 yıllık politikalarının PKK’yi de dikkate alacak şekilde uzlaşması olacağını savunan Öcalan, “Bizimle de bu şekilde uzlaşmak isteyebilirler. Somut bir şeyin olması o kadar kolay değil. Kolay kolay somutlaştırmak istemeyeceklerdir. O kadar kolay değil, çocuk işi değil. Bunlar hassas konular, ciddi konular, somutlaştıramıyorlar” dedi.
Geçmişte devlet kurulduğunda her şeyin hallolacağına inandığını anlatan Öcalan, “Sonra devletin çözüm değil, sorunun kaynağı olduğu düşüncesine vardım. Devletin varlığı sorunu çözmüyor, daha da derinleştiriyor sorunları. Bu nedenle ben çözümü devlette görmüyorum” yorumunu yaptı.
‘FEDERASYONU KABUL ETMEYİN’
Kendisine Amerika’nın Barzani’ye verdiği gibi bir federasyon vaat etmeleri halinde bunu kabul etmeyeceğini anlatan Öcalan, İçişleri Bakanı’nın sözünü ettiği ‘Türkiye Modeli’nin önemli olduğunu anlattı. Öcalan, Türkiye Modeli’nin kolay olmayacağını, ancak samimi olunarak başarılabileceğini belirtirken, kendi çözüm modelini şöyle anlattı: “Devlet olacak, diğer tarafta da demokratik Kürt ulusu olacak. Kürtler devletin varlığını tanıyacak, kabul edecek. Devlet de Kürtlerin demokratik ulus olma hakkını kabul edecek. Böylece orta bir yerde buluşacak, uzlaşacaklar. Benim çözüm anlayışım kısaca budur. Kürtlerin her alanda örgütlenmesinin önü açılacak, Kürtler demokratik bir ulus olarak varlık kazanacak. Kendi sporunu, eğitimini, dini örgütlenmelerini, meclisini, belediyelerini yapabilirse kendisi yapacak, kuracak. Hatta kendi öz savunması bile olacak. Kendi ihtilaflarını çözecek bir savunma gücü olacak. Yani Kürtler kendi kendini demokratik bir şekilde örgütleyecek, savunacak. Benim çözümümde Türkler de Kürtler de kendi dillerini, kültürlerini, tarzlarını ortaya koyacaklar, ikisi de yan yana olacak. Toplum kendi demokratik işleyişini, öz yönetimini, eğitimini, hatta öz savunmasını yapılandıracak. Devlet buna engel olmayacak. Devletin de jandarması olacaksa demokratik olacak. Demokratik ulus olma özgürlüğümüz önündeki engeller kalkacak.” (HABER MERKEZİ)